madreport Q3 2015

Q3.2015
Global & lokal mobil veriler
HOT or NOT?
Drone-vertising
Scorp: Dünyanın en samimi sosyal medyası
4.5G için geri sayım başladı
Globalde fark yaratan projeler
Nesilden nesile mobil
Hedef kitlenizi ince görün: Mikro lokasyon
Başarılı Projeler: Perde Arkası
Sektörün nabzını yokladık
4
8
10
12
14
18
21
26
28
32

Q3.2015 3
Kurucu Ortaklardan…
Bu yıl çeşitli global ve lokal
organizasyonların düzenlediği
yarışmalarda Türkiye’nin başarısı
etkin bir şekilde ön plana çıktı ve
hepimizi gururlandırdı. Türkiye’deki
pazarlamacıların yeni teknolojilerin
adaptasyonu sayesinde daha başarılı
kampanyalar yaratılabileceğini
kavramalarıyla birlikte başarı oranı hızlı
bir artışa geçti. Neredeyse pazarlama
için kullanılan bütün teknolojilerle
uyumlu çalışan mobilin de adeta bir
katalizör görevi görerek kampanyaların
başarısında önemli rol oynadığı da
gözler önüne serildi. Bu yıl, başarılı
projelere imza atmak için gelişime ve
yeniliklere açık olma gerekliliği bir kez
daha vurgulanmış oldu.
Biz de bu içgörü ile yola çıkarak
madreport’un bu sayısında sizler için
2015’in öne çıkan en yeni teknoloji ve
trendlerini derledik. Bu gelişmelerin ne
olduklarının ve nasıl kullanıldıklarının
yanı sıra mobile olan uyumluluklarını
ve mobil reklam pazarına getireceği
yeni solukları da tanıtmaya çalıştık.
Bize Ulaşın
Mobilin çağın şartlarına uygun olarak
nasıl şekil aldığını görmenin mümkün
olacağı bu sayıda drone’ları, mikro
lokasyon teknolojileri ve gençlerin son
zamanlarda düşüncelerini ifade etmek
için kullandıkları samimi sosyal medya
platformu Scorp’u inceledik. Farklı
teknolojilerin birleşiminden oluşan
dikkat çekici global projeleri tanıtmanın
yanında mobilike olarak bu çeyrekte
gerçekleştirdiğimiz enteresan projelerin
perde arkasını da bu sayımızda adım
adım anlattık. 4.5G’nin tartışıldığı bu
dönemde internet hızının mobil reklamı
nasıl etkileyeceğine yer vermeyi de
unutmadık.
Bu sayıdaki araştırma dosyamızın
konusunu kuşaklar arası mobil kullanım
farklılıklarını incelemeye ayırdık. Global
Web Index Audience raporlarının bir
derlemesini yaparak Baby Boomers,
X Kuşağı, Y Kuşağı ve en sonunda
da mobil kuşağın dijital profillerini
ve mobil davranışlarını analiz ederek
pazarlamacı ve reklamverenler için
anlamlı veriler ortaya çıkarmaya çalıştık.
Keyifli okumalar dileriz.
Volkan Biçer Şekip Can Gökalp
/ mobilike
/ themobilike
/ mobilike

4
2015
GLOBAL & LOKAL VERİLER
Kaynak: GWI Insight Report Q3 2015
Türkiye’deki mobil kullanıcıların son 1 ayda
kullandıkları uygulamaların karşılaştırılması
Türkiye’deki kullanıcıların
akıllı telefonları ile izledikleri
video türleri
%53.7 %52.4 %41.5 %40.3 %38.1
%60
%54
%47
%26 %32
Müzik %26 Komedi %47
TV Programları %60 Film %54
Spor %32
LOKAL VERİLER
%32.5 %32.5 %30.4 %29.8 %28.9
Oyun
SosyalMedya
Müzik
Fotoğraf
Eğlence
Mesajlaşma
Bankacılık
Haber
Harita
Alışveriş
Kaynak: Global Web Index 2015 Q2

Q3.2015 5
Türkiye’deki iPhone kullanıcılarının
sahip oldukları modellerin dağılımı
%2.4 %2.1 %1.9 %1.9 %0.9 %7.6 %6.2 %4.2 %2.8 %1.6 %0.8
Türkiye’deki Samsung kullanıcılarının
sahip oldukları modellerin dağılımı
GalaxyNote3
GalaxyNote4
GalaxyNoteII
GalaxyS
GalaxySII
GalaxySIII
GalaxyS4
GalaxyS4Mini
GalaxyS5
GalaxyS6
GalaxyS6Edge
%0.8 %3.1 %4.5 %1.9 %0.6 %4 %2.1 %1.1
3G 4 4S 5 5C 5S 6 6 Plus

6
Türkiye’deki kullanıcıların cep telefonları ile girdikleri mobil
sitelerin ve uygulamaların türlerine göre dağılımı
%64.6 %62.4 %46.3 %41.7 %38.9 %38.9 %38.7 %38.5 %34.5 %31.9
AramaMotoru
SosyalAğlar
VideoPaylaşımSiteleri
HaritaServisleri
BlogSiteleri
HaberSİteleri
OnlineAnsiklopediler
Video/TVYayınları
OnlineMağazalar
FiyatKarşılaştırma
Servisleri
TatilSiteleri
%38.3 %13.8 %44.8 %12.9
Android
iOS(iPhone)
Android
iOS(iPhone)
Kadın Erkek
Türkiye’deki mobil kullanıcıların
işletim sistemi bazlı karşılaştırılması
Türkiye’deki kullanıcıların
telefonları ve tabletleri ile sosyal
medyada harcadıkları
zamanın oranları
%13 %21.5 %19.4 %13.1 %9 %7.7 %5.6 %6.2
30DakikadanAz
30Dakika1SaatArası
1-2SaatArası
2-3SaatArası
3-4SaatArası
4-6SaatArası
6-10SaatArası
10SaatenFazla
%40.3

Q3.2015 7
Globaldeki mobil verilerde
yıllara göre beklenen büyüme
0
0.2
0.4
0.6
0.8
1.0
+04:30
Eksabayt - EB
30 EB
25 EB
20 EB
15 EB
10 EB
5 EB
0 EB
2014
2.5 EB
4.2 EB
6.8 EB
10.7 EB
16.1 EB
24.3 EB
2015 2016 2017 2018 2019
Globalde medya tüketiminin
türlere göre oranları
2015MEDYA ZAMANI
%54 Online
%23 TV
%10 Radyo
%5 Basın
%7 Oyun
6.06 saat
2.52 saat
1.17 saat
0.60 saat
0.80 saat
Önemli 3 futbol maçı öncesi sonrası ve maç sırasındaki
gerçekleştirilen telefon aramalarının yoğunluğu
-04:00 +03:30 -03:00 +02:30 -02:00 +01:30 -01:00 -00:30 00:00 +00:30 +01:00 +01:30 +02:00 +02:30 +03:00+03:30 +04:00
Premier Lig Şampiyonlar Ligi Finali Dünya Kupası Finali
İlk Devre Sonu
5
4
3
2
1
PC / Laptop / Tablet
Mobil
2012 2013 2014 2015
4.31
4.46
4.27
4.05
1.24
1.55 1.88
2.01
Globalde internet
kullanıcılarının
harcadıkları veri
trafiğinin oranları
GLOBAL VERİLER
Kaynak: Cisco VNI Mobile 2015
Kaynak: Ericsson Mobility Report June 2015
0

8
Drone HOT
Fikirlerini videoyla paylaşmak HOT
4.5G HOT
Birden çok ekranda aynı HOT
anda etkileşim yaratmak
Mikrolokasyon HOT
Akıllı saatler HOT
Kişisel pazarlama HOT
Native reklam HOT
HOT? o

Q3.2015 9
or
Uzaktan kumandalı araba NOT
Yazıyla paylaşmak NOT
3G NOT
Sadece televizyondan NOT
kitleye ulaşmaya çalışmak
Lokasyon NOT
Saatler NOT
Kitlesel pazarlama NOT
Kullanıcı deneyimini rahatsız NOT
eden reklamlar
NOT?

10
ABD’li araştırma firması Teal Group’un geçen sene
yayınladığı rapora göre dünya genelindeki insansız
hava aracı harcamaları yılda 6.4 milyar dolar ve bu
tutarın önümüzdeki 10 yıl içinde ikiye katlanarak
yıllık olarak 11.5 milyara ulaşacağı belirtiliyor. Tabii,
drone’ların ilk çıkış amaçlarına uygun şekilde bu
harcamaların %89’u askeri satın alımların payı olsa da
%11’lik hala büyük bir kısmı sivil harcamalara tekabül
ediyor üstelik sivil harcamalarında her yıl hızlı bir
ivmeyle arttığı ifade ediliyor.
Türkiye’ye baktığımızda ise drone’lara karşı bir
farkındalığın şimdiden oluştuğunu söylemek mümkün.
dronekirala.com’un kurucularından Gökay Borulday
drone kiralamak hakkında bilgi almak için arayanların
%70’i perakendeci müşterilerken, %30’u kurumsal
müşteriler tarafından yapılan aramalar. Bireysel
müşterilerin sadece %10’u bir drone kiralarken,
kurumsal aramaların %80’inin kiralamaya
dönüştüğünü ekliyor.
İnsansız hava aracı. Bu tanım kulağa korkutucu gelse
de sunduğu imkanlar ve atletik özellikleri ile drone
kendini pazarlamacılara kısa sürede sevdirdi. Bir
oyuncaktan farkı yokmuş gibi görünen bu insansız
hava araçlarının aslında sayısız marifeti var. Amazon
daha 2013 yılında onu kargo için kullanacağını
belirtirken, Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg
her yere internet hayalini drone’lardan destek
alarak gerçekleştirmeye çalışıyor ve bunun için de
büyük ölçekte yatırımlarda bulunuyor. Domino’s,
Domicopter adını verdiği drone’uyla İngiltere’nin
banliyö semalarına pizza servisi yaptığı video
görüntülerini yayınlıyor ve binlerce kişi bunu izliyor.
Çoğu etkinlik alanında kafamızı kaldırdığımızda önce
ne olduğunu anlayamadığımız sonrasında da sırıtarak
el salladığımız drone’lar dönüp dolaşıyor. Hatta kimi
zaman bize eşantiyon dağıttıkları bile oluyor. Peki
pazarlama dünyasının bu yeni müttefiği nasıl bir
potansiyel taşıyor?
Drone-
vertising
Kuş mu? Uçak mı?
Hayır, Bu Pazarlamacıların
Yeni Oyuncağı Drone!

Q3.2015 11
Bu figürlere baktığımızda drone’nun markalar
tarafından kullanımlarının sıklaşmaya başladığını
görebiliriz. Yeni bir hedeflemeli ve doğrudan
iletişim kanalı oluşturan drone’lar henüz sahaya yeni
girdikleri için müşterilerin de yoğun olarak ilgisini
çekiyor. Bu da haliyle pazarlamacıların bu gelişime
ve yeniliğe açık araçları kampanyalarında kullanmak
istemelerine katkı sağlıyor. Drone’lar yaygın olarak
etkinlik alanlarında kullanılıyor. Bir festivalde ya da
bir mezuniyet töreninde karşınıza çıkan ve tepenizde
uçan şey büyük ihtimalle sizi videoya kaydediyor ve
bunu yaparken de size gövdesine asılı bir nesne ile bir
markanın reklamını yapıyor. Hatta size ürün dağıtımı
yapan daha da sevimli bir drone ile karşılaşmanız da
mümkün.
Tayvanlı “Honey Beer” markası, lansmanı kapsamında
drone’ları arı şeklinde tasarlayıp ofislere uçurarak
bira dağıtımı gerçekleştirdi. Hatta bir grup Californialı
mühendis Burrito Bomber adını verdikleri bir insansız
hava aracı ürettiler. Bu icatlarında burritolar küçük bir
kapsüle yerleştiren genç mühendisler insansız hava
araçlarının artık bomba değil burrito atmaları gerektiği
görüşüyle yola çıkarak fırlatılan burrito kapsüllerinin
her birine ufak bir paraşüt ekleyerek hedefin
şaşmamasını sağladılar. İzlemek isteyenler telefonlarına
QR kodu okutarak videoya kolayca ulaşabilir.
Her geçen gün daha da geliştirilen bu teknolojiye
lily adında yeni bir ürün daha eklendi. Su geçirmez
olarak tasarlanan bu sevimli drone ise bileğinize takılı
bir bileklik ile hareketlerinizi takip edebiliyor ve siz
nereye giderseniz gidin sizi izliyor. Bu yönüyle ekstrem
sporlara ve yakın takip gerektiren çekimlere diğer
drone’lardan daha uyumlu olan lily sevimli suratıyla da
hemen arkadaşlığımızı kazanacağa benziyor.
Mobilin gelişime açık ve entegrasyona uygun bir mecra
olduğu hepimizin bilgisi dahilinde. Ve tabii olarak
bu birleşime açık olma özelliği yeni oyuncaklarımız
drone’lar için de geçerli. Online dünyayı hızla ve
kararlı adımlarla ele geçiren mobil ile her yerde ilgi
gören ve marifetleri kısa sürede herkesin beğenisini
kazanan drone’nun birleşimi farklı ve eğlenceli kurgular
oluşturmaya olanak sağlıyor.
Peki nedir bu drone?
Drone, aslında İngilizce’de erkek arı manasına geliyor.
Günümüzde ise insansız hava araçları anlamında
kullanılıyor. İlk kullanımları askeri amaçlı olan drone’lar
giderek günümüzde yaygınlaşıyor. Genel olarak iki tip
drone’dan bahsediliyor. Bir tanesi Wi-Fi teknolojisi
ile çalışıp, uzaktan kumandayla kontrol edilebilen;
belli bir mesafeye çıkıp, şarjı yettiği sürece havada
çekim yapabilen ARDrone ve DJIPhantom gibi ürünler.
Bir diğeri de; gelecekte internet erişiminin olmadığı
bölgelerde erişimi sağlaması öngörülen ve sürekli
havada olacak olan hava araçları. Mark Zuckerberg’in
Internet.org projesi ile bu tip Drone’larla internet
olmayan bölgelere, interneti sunma hayali bulunmakta.

12
7 Şubat 2015’te Apple
Store’da uygulama
kullanıcılara sunuldu.
Dünyanın En Samimi
Sosyal Medyası
Türkiye’nin ilk yerli sosyal medya uygulaması Scorp’un
kurucuları Koç Üniversitesi öğrencileriden İzzet Zakuto
ve Sercan Işık. “Birbirimizden öğreneceğimiz çok şey
var.” mottosuyla geliştirdikleri ve 27 üniversite temsilcisi
bulunan uygulama bir haftada 20.000 kullanıcıya
ulaşırken şu anda 700.000’e yakın bir download
sayısına erişmiş durumda.
“Kümülatif paylaşım platformu”, “görüntülü sözlük”,
Vine ve ekşi sözlüklerin karışımı diye nitelendirilen
platformda kullanıcılar her kategoriden aradıkları
soruların cevabını bulup güncel sorunlar ve popüler
konular hakkında 15 saniyelik mikro videolar aracılığıyla
içerik üretebiliyorlar.
Özellikle üniversite öğrencileri arasında popüler olan
sosyal medya kanalında kullanıcılar Scorp kimliklerini
kullanmadan anonim olarak da video yükleyebiliyorlar.
Kullanıcıların ister Scorp kimlikleri isterlerse de anonim
olarak üretecekleri videolar sayesinde birçok farklı
konu hakkında bilgi ve kişisel fikir toplanan platformda
biriken bilgiler geniş bir veri havuzu oluşturacağa
benziyor.
Scorp’u daha iyi tanımak ve gençler için ne anlam
ifade ettiğinizi anlamak için tabii ki Scorp kullanıcılarına
sorduk. Onlar da bize Scorp’un ne olduğunu
videolarıyla anlattılar. QR kodu telefonunuzdan
okutarak videoyu izleyebilirsiniz.
Belirli kategorilere ait
konu başlıkları altında
kullanıcılar 15 saniyelik
videolar çekebiliyorlar.
5 ayda 450.000’den fazla
kullanıcı mevcut. 6. haftanın sonunda en
çokindirilen 100
uygulama listesinde
yer almaktadır ve
Haziran ayının ‘‘En İyi,
En Yeni Uygulaması’’
olmuştur.Facebook sayfasında
750.000like, 700.000K
kullanıcı.
Uygulama kullanıcı
kitlesinin yaş
ortalaması 21,5
Ortalama bir konu
başlığına gelen video
sayısı 150
2.000.000
Kullanıcı
Videosu
Aylık Sayfa
Görüntülenmesi
2.000.000

Q3.2015 13
Bir Başarı
Hikayesi
Gelen Video Sayısı
270
App&Web
Görüntüleme
340.000
Facebook
Görüntülemesi
400.000
Toplam İzlenme
750.000
Erişim
1.500.000
Sen de gönüllü olmak ister misin?
Biz bu sene yine Belek’teki yerimizi alıyor
ve sizi de bekliyoruz! Mavi gönüllüleri ile
birlikte, 3-9 Ağustos arasında Belek’te
düzenlenecek kampa katılman için yapman
gerekenler çok basit! Scorp uygulaması-
na gir, “Dünyaya Caretta Caretta olarak
gelseydim...” başlığı için 15 saniyelik
videonu çek, paylaş! Videolar arasından
seçilen 3 şanslı kişi, Belek’teki İndigo
Turtles kampına gitmeye hak kazanacak.
Videolarını bekliyoruz! Unutma, kampa
katılabilmek için 18 yaşından büyük olman
gerekiyor.

14
Ülkemizde 3G abone sayısının 61 milyonu geçmesinden yakın bir
zaman sonra 4.5G teknolojisine geçiş yapmaya hazırlanıyoruz. 4.5G’nin
hayatımıza girmesiyle birlikte makinelerin kendi aralarında konuşacağı,
telefonlarımızdan tek bir dokunuşla neredeyse her işimizi halledebileceğimiz
bir çağa giriş yapacağız. Hayatımızı bir çok yönden etkileyecek olan bu
teknolojiye bir de yakından bakalım.
4.5G Nedir Ne Değildir?
Son günlerde bol bol karşılaştığımız 4.5G’nin
hayatımıza girmesine az kaldı diyebiliriz. Dünya
üzerinde bir çok gelişmiş ülkede 4G kullanılırken biz
3G’den direkt olarak 4.5G’ye geçmeyi planlıyoruz
böylece bu ülkelerle aynı seviyeye gelmiş olacağız.
Peki nedir bu 4.5G? İlk olarak 4.5G kavramına
değinelim. 4.5G kavramı ile çoğu ülkede karşılaşmanız
pek mümkün değil çünkü yurt dışında, 4.5G
olarak bildiğimiz kavram 4G LTE Advanced olarak
adlandırılıyor. Burada asıl sorulması gereken soru
ise 4G ile 4G LTE Advanced’in hangi konularda
birbirinden değişiklik gösterdiği.
4G LTE Advanced ile 4G arasındaki en büyük farkın
hız olduğunu söyleyebiliriz. Standart 4G bağlantısı,
100Mbps hıza ulaşabilirken 4.5G başka bir deyişle
4G LTE Advanced, 300 Mbps (saniyede 37,5MB) ve
üzerine ulaşabiliyor. Ancak bu hızların kağıt üzerindeki
teorik sayılar olduğunu söyleyebiliriz.
4.5G
İÇİN GERİ
SAYIM BAŞLADI
Teorik rakamlar çok daha yüksek olsa da gerçek
dünyada 3G bize ortalama 1.5Mbps hız sunarken,
4G 6Mbps hız sunuyor. 4.5G ile 18Mbps hızı rahatça
görebiliriz fakat belirtmekte fayda var ki 4.5G’nin
potansiyel hız sınırı 300Mbps bu da daha yüksek hızlar
görmemizi muhtemel kılıyor.
Bu hızlar sağlandığında internet tüketiminin hızla
artacağı öngörülüyor bu tabii ki de operatörlerin
internet fiyatlarında yapacakları değişiklikleri merak
konusu haline getiriyor. Çünkü şu anki mevcut
internet paketleri 4.5G’nin getirdiği hız artışıyla
çok kısa bir sürede tükenecek gibi duruyor. Bu
durumda kullanıcılar operatörlerden internet paket
kotalarının artırımını ve paket fiyatlarının düşürülmesini
bekliyorlar. 4.5G ile birlikte abonelerin yüzü gülecek
mi yoksa daha fazla sıkıntılarla mı karşılaşacaklar
önümüzdeki zamanlarda bu konuyla da ilgili daha fazla
bilgi sahibi olacağız.
4.5G ile ilgili bir başka tartışılan konu ise telefon ve sim
kart uyumu. Şu anda piyasada bulunan çoğu telefon
4.5G’nin gereksinimlerini karşılayamıyor. Özellikle son
1 yıllık dilimde piyasaya sürülen telefonların dışındaki
çoğu telefonun 4.5G hayatımıza girdiği zaman tercih
edilmeyeceği düşünülüyor.

Q3.2015 15
Türkiye Neden Direkt Olarak 4.5G’ye
Geçme Planları Yapıyor?
Ocak 2015 itibariyle dünya üzerinde 130’dan fazla ülke
4G’ye geçmiş durumda ve bu ülkelerin çoğu 4G’nin
bir üst seviyesi olan 4.5G’ye (4G LTE Advenced) geçiş
yapmaktalar. Türkiye de son yapılan anlaşmalar ile bu
kervana katılmış durumda. Peki Türkiye’nin 3G’den
direkt olarak 4.5G’ye geçmesinin sebepleri neler?
Türkiye 3G’ye geçmekte olduğu gibi 4G’ye geçmek
için de çok geç kaldı. Birçok ülke 4G’ye geçerken
ülkemizde 3G tam olarak yaygınlaşmamıştı ve istenilen
hızlara ulaşılamıyordu. Hal böyle olunca hem diğer
ülkeleri yakalamak adına hem de aynı altyapı ve
ihalelerin 4G içinde yapılıp vakit kaybedilmemesi
için böyle bir karar alındı. Zaman kaybı yaşanmaması
açısından ve hayat standartlarını artırması
beklendiğinden 4.5G hayatımızı bir çok şekilde
etkileyecek gibi.
4.5G Ne Zaman Gelecek?
4.5G’nin hayatımıza girme zamanı yaklaşık olarak 2016
yılının Nisan ayı olarak öngörülüyor. Yapılan anlaşmalar
gereği 4.5G hizmeti verecek operatörlerin 2024 yılına
kadar Türkiye nüfusunun yüzde 95’lik bir dilimine yeni
mobil iletişim teknolojisini sağlaması gerekiyor.
Bu arada 4.5G’nin gelmesiyle beraber artık 1 km’den
daha uzun tüneller ve konvansiyonel tren hatları yakın
bir gelecekte kapsama alanına girecek. Böylece tünele
girildiğinde bağlantının kopması gibi sorunları artık
yaşanmayacak.

16
4.5G’nin Avantajları
Dünya üzerinde 150 kadar ülkenin geçiş yaptığı 4.5G teknolojisinin akıllı cihazların veri indirme (download)
hızında büyük bir artış sağlaması bekleniyor. Aynı zamanda bu artışın veri yükleme (upload) hızında da
görülmesi bekleniyor. Böylece video indirirken ve izlerken büyük farklar hissedilecek. Ayrıca 4.5G son
zamanlarda özellikle gençler arasında bir trend haline gelen Skype, Facetime gibi uygulamalarda yaşanan
donmalara ve git-gellere çözüm getirecek.
4.5G’nin kapsama alanı başta olmak üzere 3G’de yaşadığımız bir çok sıkıntıya çare olması bekleniyor. Bu
teknoloji ile veri paketi gecikme süreleri çok kısalacak ve bu sayede veriye erişim hızında anlık duraksamalar
yaşanmayacak. Daha hızlı veri paylaşımının faydasını en çok mobil sağlık ve mobil eğitim gibi anlık takibin önemli
olduğu uygulamalarda göreceğiz.
4.5G beraberinde getirdiği VoLTE gibi teknolojiler sayesinde sesli görüşmelerin de kalitesini artıracak. Üstelik
çağrı yaparken karşı tarafla bağlantı kurma hızı da önemli ölçüde artacak.
Oyun severler 4.5G’den çok memnun kalacak gibi duruyor. Online oyun severlerin en büyük derdi olan gecikme
problemi de 4.5G’nin hayatımıza girmesiyle birlikte tarihe karışacağa benziyor.
3G
4G
4.5G
42 Mps (max)
6 Mps (ort)
150 Mps (max)
14 Mps (ort)
300 Mps (max)
42 Mps (ort)

Q3.2015 17
4.5G ve Mobil Reklam
Üzerindeki Etkisi
Öngörülere göre 4.5G ülkemizde yaygınlaşmaya başladığında video tüketiminde ve kalitesinde büyük bir artış
yaşanacak. Günümüzde mobil veri tüketiminde yüzde 45’lik bir paya sahip olan video tüketiminin 2020 yılında
yüzde 60’lık bir paya sahip olması bekleniyor ve mobil video trafiğinin her yıl ortalama yüzde 55 oranında bir
artış göstereceği söyleniyor bu nedenle 4.5G’nin Türkiye’ye gelmesiyle birlikte ülkemizin de bu ortalamaları
yakalaması düşünülüyor.
Günümüzde mobil reklam sektörünün yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri de internet hızındaki kısıtlamalar.
Cihazların yüksek çözünürlüklere sahip olmasına rağmen internet hızındaki sıkıntılardan dolayı yüksek
çözünürlüklü mobil reklamlar yayınlanamıyor. 4.5G ülkemize geldiği zaman bu problemin aşılacağı düşünülüyor
ve böylelikle kaliteli içeriklere sahip ve yüksek çözünürlüklü mobil reklamlar ile karşılaşılacak.
Reklam performanslarında ve mobil veri tüketimindeki artışlar sayesinde yayıncılar artık reklamverenlere daha
kaliteli içerik sunabilecekler. Artan yayın kalitesini gören reklamverenler de bu alana daha fazla yatırım yapıp
daha kaliteli içeriklere ve daha yüksek performanslı reklamlara sahip olmak isteyecekler ve böylelikle mobil
reklama yapılan yatırımların artışı gözlemleneceğe benziyor.

18
GLOBALDE FARK
YARATAN PROJELER
Samsung Backup
Memory / 2015
Alzheimer hafıza kaybının ciddi bir şekilde yaşandığı
bir hastalık ve hala tedavisinin bulunamadığı biliniyor.
Bu hastalık yalnızca hastanın kendisi için değil onu
sevenler için de oldukça zor bir süreç. Samsung’un
‘‘Backup Memory’’ projesi Alzheimer hastaları ve
yakınları için oldukça faydalı bir uygulama sunuyor.
Backup Memory akıllı telefon teknolojisini kullanarak
gerçek zamanlı ve direkt olarak hastanın yakınlarının
nerede ve kim olduklarını hastaya yazı, fotoğraf ve
video ile bildiriyor. Bu proje ile Samsung 2015 Cannes
Lions adayı olmayı başardı.
Oscar Mayer Wake
Up & Smell The
Bacon / 2014
Koku dijitalleştirilebilir mi? Oscar Mayer Amerika’nın
en köklü ve benzersiz bacon markası. Oscar Mayer
dünyada ilk defa mobilde bir cihaz ve uygulama
kullanarak insanları bacon sesi ve kokusu ile
uyandıracak bir çalar saat uygulamasına imza attı.
Bu kampanya için bir video hazırlandı ve kampanya
sonunda 36.3 milyon gösterim aldı. Markanın kurmuş
olduğu siteye trafik çekildi ve markanın konuşulurluğu
kampanya sayesinde fazlasıyla arttı.
Geçtiğimiz dönemde globalde gerçekleşen
başarılı mobil entegre çalışmaları sizin
için derledik.

Q3.2015 19
Scrabble Free
Wifi / 2013
Akıllı telefonları bir çok amaç için kullanıyoruz,
sosyal medyada yorum yazmak veya mesaj atmak
bunlardan yalnızca bir kısmı ama bu sırada kelimelerin
doğru yazılışlarını unutabiliyoruz. Buradan yola çıkan
Scrabble internet erişiminin olmadığı noktalarda
ücretsiz WiFi hizmeti sağlamaya karar verdi, internete
Nestle PURINA Dog
Walker Fit Program
/ 2015
Spor yapmak ve kilo vermek için motivasyon eksikliği
yaşayan insanlar ile evde yalnız kalmış ve yürüyüşe
çıkamayan köpekler için artık ‘‘dog walker fit program’’
uygulaması var. PURINA’nın geliştirdiği bu program,
köpeklerinin düzenli olarak yürüyüşe çıkmasını isteyen
köpek sahipleri ile kilo vermek isteyen kişileri bir
araya getirdi, bunun için köpek sahipleri uygulamaya
köpeklerinin fotoğraflarını, adres bilgisini ve uygun
oldukları zamanı uygulamaya girdiler, kilo vermek
isteyen katılımcılar ise kendileri için uygun zamanı
VML Union Station
Living History at
Union Station
/ 2015
ücretsiz olarak bağlanmak için yapılması gereken tek
şey kelime oyunu için bir kelime yazmaktı, kelimeyi
yazan kişiler aldıkları puan kadar WiFi ile ücretsiz
olarak internete erişim hakkı elde ettiler. Kampanya
sonunda yalnızca 2 haftada 600.000 kelime yazıldı ve
110.000 dakika internet erişimi sağlandı.
olan köpeği seçtiler. Köpeğin güvenliği için sahiplerinin
onları devamlı nerede olduklarını takip edebilecekleri
bir güvenlik sistemi de sunan bu program insanların
ve hayvanların bir arada daha sağlıklı ve mutlu
olabileceğini göstererek 2015 Cannes Lions aday oldu.
Geçmişe gitmek için zaman makinesi yerine artık
sadece bir uygulama ve akıllı telefon yeterli. Tarihi
bir bina olan Union Station’ın hazırladığı mobil
uygulama olan ‘‘Living History’’ sayesinde tarih
yeniden günümüzde canlanıyor. Mobil kullanıcılara
Union Station’da akıllı telefonlarından uygulamayı açıp
mekanda, geçmiş zamanda olan tarihi olayları gerçek
zamanlı gözlemleme ve tarihin bir parçası olma
fırsat sağlandı.

20
Theatre Neu Pay Per
Love / 2014
İspanya’da artan vergiler sonucu tiyatro seyircilerinin
ve gelirlerinin sayısı düşüşe geçmişti. Tiyatro,
seyircilere ücretsiz gösterim tertip edeceğini duyurdu
ve seyirciler gelmeden önce her bir koltuğun arkasına
birer tablet yerleştirdi. Yerleştirilen tabletler, yüz
tanıma teknolojisi ile her seyircinin gülücüklerinin
adedini tespit etti ve seyirciler her bir gülücükleri
başına ücretlendirildiler. Bunu yanında, eş bulma
sitelerinin popülerliğinden esinlenen Theatre Neu
bekar insanları hedef kitle olarak belirledi ve ‘‘Pay Per
Love’’ uygulaması ile seyircinin güldüğü espriyi tespit
ederek, aynı mizah anlayışına sahip kişileri belirledi.
Kendisinin mizah anlayışı ile uyuşan diğer 5 seyirciyi
gören izleyiciler eş bulma sitelerine gerek kalmadan
yeni bir aşka yelken açma şansını yakaladılar.
Tourism New Zealand
NZDronie / 2015
Taco Bell Blackout
/ 2015
Markalar için sosyal medyayı kullanarak hedef kitle ile
etkileşimde kalmak oldukça önemli. Bu da markaları
sosyal medyada rakiplerinden daha görünür olmak için
devamlı aktif olmaya teşvik ediyor. Taco Bell ise bunun
tam tersi bir strateji geliştirerek bütün sosyal medya
hesaplarını kararttı ve sessiz kalmayı seçti. Mesajları çok
basitti ‘‘The new way to Taco Bell is only in App’’ sloganı
ile yalnızca uygulamalarını öne çıkarmayı hedeflediler.
Projenin sonunda sadece üç günde 2 milyar dolarlık
medya değeri kazanıldı ve Amerika’daki en popüler
uygulama haline geldiler. Bazen çok ses getirmek için
en iyi taktik sessiz kalmak olabilir.
Tourism New Zeland uçarak fotoğraf ve video çekebilen
NZDronie’yi kullanarak Yeni Zellanda’nın nefes kesici
ve turistik yerlerini tanıtmayı ve Yeni Zelanda’ya
olan turistik ilgiyi artırmayı amaçlayan bir kampanya
başlattı. Gelen turistler için NZdronie ücretsiz olarak
ziyaretçilerin video ve fotoğraflarını çekti. Ziyaretçiler
çekilen video ve fotoğrafları ziyaretçiler sosyal
medyada paylaştılar. Kampanya sonunda 124.000 kişi
siteye çekildi, 1.85$ milyon PR elde edildi ve 450 milyon
kişiye ulaşıldı. Selfie gibi basit ve sıradan bir deneyimi
yaratıcı bir şekilde kullanan kampanya oldukça başarılı
olarak Cannes Lions için aday gösterildi.

Q3.2015 21
Nesilden Nesile Mobil
Cep telefonunun hayatımıza girmesi aslında çok
da uzun bir zamanı kapsamıyor gibi görünse de
şimdiden 42 yıllık bir tarih oluşturuyor. Tabii bu
tarih hemen elimizin altındaki akıllı telefonlarla
yazılmaya başlanmadı. 1973 yılında cep telefonunun
mucidi Motorola’da mühendis olarak çalışan Martin
Cooper şimdiki gibi bir mobilleşme bekliyor muydu
bilinmez ama mobil artık çağımızın yeni adı. Hatta
o kadar ki milenyumdan sonra doğan yeni nesil
çocukları “Mobile-Born” veya “Mobil Kuşak” olarak
adlandırıyoruz. Bu kuşak şirketleri, tüketicileri ve
bir bütün olarak toplumu yeniden şekillendirecek
bir etkiye sahip olacak. Dolayısıyla pazarlama
stratejilerinin mobil kuşağa yönelik olarak yavaş yavaş
yeniden şekillendirildiğini de görmekteyiz.
Kuşaklar sarmalında yaşadığımız için sadece mobil
kuşağın davranış ve alışkanlıklarını analiz etmek yeterli
olmayacaktır. Kuşaklar arasında şekillenen mobil
dinamikleri yakından incelemek için Global Web Index
Audience Report Q1 2015 serisinden Baby Boomers,
X Kuşağı, Y Kuşağı ve mobil kuşağın demografik
özellikleri, dijital profilleri ve mobil davranışlarını
derledik.
Baby Boomers
1951 - 1962 yılları arasında dünyaya gelmiş ve global
internet kullanıcı nüfusunun %12’sini kapsayan Baby
Boomers kuşağı için, savaş sonrası doğum oranlarının
CİNSİYET
GELİR SEVİYESİ
Kadın
Erkek
Alt Seviye
Orta Seviye
Üst Seviye
Belirtilmemiş
Masaüstü ve dizüstü bilgisayarlar biraz farkla hala
Baby Boomers Kuşağı’nın online aktiviteleri için en çok
kullandıkları araçlar. Bu kuşağın internet kullanıcılarının
%60’ı bir akıllı telefona sahipken sadece %46’sı mobili
internete girmek için kullanıyor. Samsung %33 oranla
en çok kullanılan mobil cihaz markasıyken onu %16
oranıyla Nokia takip ediyor. Gençlerin gözdesi Apple’ın
iPhone’u ise 3. sırada geliyor.
yükseldiği, teknolojinin henüz gelişmeye başladığı
bir dönem olduğu için tam olarak dijital hayata uyum
sağlamamış bir kuşak diyebiliriz.
Boomers’ların Dijital Profili
Yaşları 2015’te 53 ile 64 yaş aralığına denk gelen bu
kuşak Türkiye’deki internet kullanıcı sayısının %7’sini
oluşturuyor. Ve dünya genelinde diğer kuşaklara göre
varlıklı bir topluluk oluşturuyorlar. Daha çok politika,
evcil hayvan bakıcılığı, doğa, kitap okuma ve kişisel
sağlık bakımı gibi konularla ilgileniyorlar.

22
Tv Radyo Yazılı
Basın
Çevrimiçi
Tv
Çevrimiçi
Radyo
Çevrimiçi
Basın
ONLINE VS GELENEKSEL
2. EKRAN KULLANIMI
KULLANILAN CİHAZ YAPILAN AKTİVİTE
Dizüstü Bilgisayar
Masaüstü Bilgisayar
Cep Telefonu
Tablet
e-Reader
Diğer
E-mail yazma yada okuma
Haber okuma
Sosyal medya kontrolü
Satın almak için ürün
araştırması
Arkadaşlarla mesajlaşma
Oyun oynama
Ne izlendiği hakkında
araştırma yapma
TV programı hakkında
fikrini paylaşma
çevrimiçi içerik incelemesi
Diğer
Bu kuşağın m-ticaret kullanımlarına baktığımızda ise
m-ticaretin tüm online alışverişleri arasında %14’lük
bir pay aldığını görüyoruz. En çok alınan ürünler ise
hayvan yemi, sağlık ya da ilaç ürünleri, tatil, araba
sigortası ve hediyelik eşya kategorilerinden.
X Kuşağı
2015’te 33-52 yaş aralığında bulunan X Kuşağı
genellikle, teknolojik gelişmelere mecbur kaldıkları
için alışırlar ve uyum sağlamaya çalışırlar şeklinde
tanımlanıyor. İngilizce’de Gen X diye adlandırılan X
CİNSİYET
GELİR SEVİYESİ
Kadın
Erkek
Alt Seviye
Orta Seviye
Üst Seviye
Belirtilmemiş
%45
%55
%17
%38
%25
%20
X Kuşağı’nın da hala en çok kullandıkları dijital cihazlar
masaüstü ve dizüstü bilgisayarlar. Fakat bu kuşağın
internet kullanıcılarının %80’i bir akıllı telefon sahibi ve
%51’i de tablet kullanmakta. Bunun yanında giyilebilir
teknoloji kullanımı hala niş bir kitleye hitap ediyor ve
akıllı saat ya da akıllı bileklik kullanım oranı %10’da
kalıyor. Mobil cihaz kullanımında %38 oranla Samsung
yine başı çekerken, bu kuşakta iPhone %18 oranla ikinci
sırada yer edinmiş. Üçüncü sırada ise %14 oranıyla
Nokia yer alıyor.
Mobil Davranışları
X Kuşağı’nın günlük ortalama internette harcadığı
zaman 5,59 saat ve bunun %27’si yani ortalama 1,54
saati mobil cihazlarda geçiyor. Fakat bu kuşakta da
Baby Boomers’ta olduğu gibi yıldan yıla tüketime
bakılınca mobil kullanım oranları artarken bilgisayar
kullanım oranlarının düşüşü söz konusu.
Her ne kadar Baby Boomers kadar yüksek olmasa da
X Kuşağı da gününü daha çok televizyon izleyerek
geçiriyor. Normal bir günde ortalama 2,64 saatini
televizyon izlemeye ayıran X Kuşağı’nın online basın
tüketimi yazılı basın tüketimini geçmiş durumda. X
Kuşağı’nın %80’i televizyon izlerken ikinci bir ekran
kullandığını belirtiyor ve %49 oranıyla mobil cihazlar
ikinci ekran olarak kullanımda lider durumda. %41
oranıyla mobille en çok yapılan ikinci ekran aktivitesi
ise haberleri takip etme.
Kuşağı, globalde 16-64 yaş arası internet kullanıcılarının
%40’ini oluşturuyor. Y Kuşağı’na göre dijital gelişmeler
karşısında biraz daha geride dururken yaşları itibariyle
sahip oldukları refah seviyesi ve akıllı telefon gibi
dijital cihazlara uyum sağlamaya yüksek eğilimleri
nedeniyle pazarlamacılar için önemli bir hedef kitle
oluşturuyorlar.
X Kuşağı’nın Dijital Profili
Türkiye’deki internet kullanıcılarının %42’sini oluşturan
X Kuşağı, dünya genelinde yine yaşları itibariyle varlıklı
bir konumdalar. Daha çok ekonomi/finans, politika,
kişisel finans/yatırım, spor aktiviteleri izleme ve iş
Diğer
EN ÇOK KULLANILAN 10 TELEFON MARKASI

Q3.2015 23
MEDYA TÜKETİM ALIŞKANLIKLARI
Çevrimiçi PC/
Laptop/Tablet
aracılığıyla
Mobil aracılığıyla
GÜNLÜK HARCANAN ZAMAN
(SAAT BAZINDA)
ONLINE VS GELENEKSEL
TV Radyo Yazılı
Basın
Çevrimiçi
Tv
Çevrimiçi
Radyo
Çevrimiçi
Basın
KULLANILAN CİHAZ YAPILAN AKTİVİTE
Cep Telefonu
Dizüstü Bilgisayar
Masaüstü
Bilgisayar
Tablet
e-Reader
Diğer
Haber okuma
Satın almak için ürün
araştırması
E-mail yazma yada
Ne izlendiği hakkında
araştırma yapma
fikrini paylaşma
çevrimiçi içerik
incelemesi
Diğer
X Kuşağı’nın m-ticaret kullanımları tüm online
alışverişleri arasında %34 oranında bir pay alırken
en çok satın alınan ürünler ise araba sigortası, döviz
alımı, yurtdışı tatili, yurtiçi tatili ve yatırım fonları olarak
karşımıza çıkıyor.
Y Kuşağı
Günümüzde 17 ile 31 yaşları arasında olan genç
olarak tanımlanan bu kuşak, dünya genelinde online
popülasyonun %48’ini oluşturuyor. Bu kuşağın,
teknolojik gelişmelerin hızlandığı bir dönemde
yaşadıklarını göz önünde bulundurursak teknolojinin
hayatlarında temel bir ihtiyaca dönüştüğünü söylemek
yanlış olmaz.
Y Kuşağı’nın Dijital Profili
Türkiye’deki internet nüfusunun %51’ini oluşturan
Y Kuşağı’nın globalde %45’inin ailesiyle birlikte
oturduğunu düşünürsek varlık durumları hakkında
bir fikir sahibi olabiliriz. Y Kuşağı’nın en sevdiği online
aktivitesi video izlemek iken ilgi alanları genelde film,
müzik, bilim, teknoloji, restoranlar, yemek, yemek
yapmak, gezmek ve yeni yerler keşfetmek olarak
ortaya çıkıyor.
Y Kuşağı için akıllı telefon kuşağı diyebiliriz. Bu
kuşağın internet kullanıcılarının %84’ü akıllı telefon
sahibi ve büyük çoğunluğu akıllı telefonlarını sosyal
ağlarda gezmek, video izlemek ve alışveriş yapmak
için kullanıyor. Y Kuşağı’nın medya tüketimi Baby
Boomers ve X Kuşağı’nınkinden çok daha farklı.
Millennials diye de adlandırılan bu kuşaktaki 10 kişiden
6’sı televizyon içeriğini canlı yayın olmayan videolarla
tüketiyor ve bu kişilerin online televizyon izleme
aktiviteleri bir saatten daha fazla bir süreye denk
geliyor. Samsung bu jenerasyonda da en çok kullanılan
akıllı telefon markasıyken iPhone gelecekteki satın alım
eğilimlerinde listenin en başında yerini alıyor.
Kadın
Erkek
Üst Seviye
Orta Seviye
Alt Seviye
Belirtilmemiş
Cinsiyet
Gelir
Seviyesi
Mobil Davranışları
Y Kuşağı günlerinin ortalama 7,43 saatini internette
geçiriyor ve bunun ortalama 2,87 saatini mobil cihazlar
aracılığıyla gerçekleştiriyor. Online zamanlarının
büyük bir bölümünü ise sosyal ağlarda zaman
geçirmeye ve mikro bloglar oluşturmaya ayırıyorlar.
Online televizyon izlemenin de bu kuşağın yeni bir
trendi olduğundan bahsetmiştik. Globalde bu kuşak
günde ortalama 1,09 saat online olarak TV izliyor. Bu
kuşağın online aktiviteleri her ne kadar geleneksel ve
offline aktivitelerini geçtiyse de günlük geleneksel
televizyon izleme oranlarının 2,2 saat gibi yüksek bir
zaman dilimine denk geldiğini görmekteyiz. Burada
büyük resme baktığımızda görmemiz gereken asıl
gerçek gelecekte geleneksel ve online içeriğin birbirini
yok edeceği değil, birbiriyle entegre olarak devam
edeceğidir. Yazılı basına baktığımızda ise online
içeriğin 1,02 saate karşılık 0,76 saat olarak Y Kuşağı
tarafından daha çok tüketildiğini görmekteyiz.
Y Kuşağı’nın ikinci ekran kullanımının evrensel bir
davranışa dönüştüğünü söyleyebiliriz. Bu kuşağın
internet kullanıcısı üyelerinin 10’da 9’u ikinci ekran
kullanıyor. İkinci ekran olarak en çok mobil kullanımı
tercih ederken, en sık yaptıkları aktivitelerin başında
arkadaşlarıyla mesajlaşmanın yer aldığını belirtiyorlar.
Bu kuşağa baktığımızda karşımıza diğer kuşaklarda
olgu olarak tanımlayamayacağımız iki olgu ortaya
çıkıyor: Birincisi oyunlar, ikincisi ise sosyal mesajlaşma.
2. EKRAN KULLANIMI

24
Y Kuşağı’nın en çok indirdiği uygulamalar arasında
oyunlar ve sosyal ağ uygulamaları bulunuyor. Oyun
oynarken %32 oranıyla en çok akıllı telefon kullanımı
tercih edilirken Facebook Messenger %35 oranıyla en
çok kullanılan mobil mesajlaşma uygulaması olarak
yerini alıyor.
Bilgisayar/Laptop/Tablet aracılığıyla
Mobil aracılığıyla
Sosyal Ağ Kurma
Mikro blog tutma
Online Tv
Online Basın
Online Radyo
Tv
Radyo
Basın
Oyun Konsolu
ÇEVRİMİÇİ
SPESİFİK
ÇEVRİMİÇİ
AKTİVİTELER
ÇEVRİMDIŞI
MEDYA TÜKETİMİ
MOBİL İNTERNET ALIŞKANLIKLARI
Sosyal ağ kullanımı
Çevrimiçi hava durumu kontrolü
Müzik veya boş zaman için arama yapma
Çevrimiçi fotoğraf yükleme
Video klip izlenmesi
Webmail kullanımı
Anlık iletimi kullanımı
Satın almak için ürün veya hizmet araştırması
İnternet bankacılığı kullanımı
Sosyal ağ yönetimi
2. EKRAN KULLANIMI
Cep telefonu
Dizüstü bilgisayar
Tablet
Masaüstü bilgisayar
e-Reader
Diğer
Oyun oynama
Haber okuma
Satın almak için ürün araştırması
Ne izlendiği hakkında araştırma yapma
TV programı hakkında fikrini paylaşma
TV programı hakkında çevrimiçi
Diğer
Oyun oynamak için
kullanım
Oyun oynamak için satın
almayı düşünmek
Akıllı
Telefon
Dizüstü
Bilgisayar
Tablet Cep
Telefonu
Elde
Taşınabilen
Oyun
Cihazları
SON 1 AYDA KULLANILAN UYGULAMALAR
MOBİL ARACILIĞIYLA İNTERNETTEN ALIŞVERİŞ
Y Kuşağı’nın online alışverişlerinde mobilin önemli bir
alışveriş aracı olduğunu görmekteyiz. Y Kuşağı’nın
10’da 4’ü online alışverişlerinde mobili kullanıyor ve bu
oran sabit bir hızla yıldan yıla artış gösteriyor. M-ticaret
kullanımları tüm online alışverişleri arasında %42’lik bir
pay alıyor.
Mobil Kuşak
Yaşları bugün 16 ile 19 yaşları arasında olan bu en
yeni nesil dünya genelinde online kullanıcıların %7’sini
oluşturuyor. Bu yeni jenerasyon internet dünyasında
mobil araçlarla birlikte yetişen ve “Mobile-Born” diye
adlandırılan bu nesil, dijital devrimin de gelişimiyle
diğer anlattığımız kuşaklardan çok daha farklı davranış
ve alışkanlıklara sahip olacağa benziyor.
Mobil Kuşak’ın Dijital Profili
Türkiye’deki toplam internet kullanıcılarının %4,2’sini
oluşturan Mobil Kuşak’ın dünya genelinde yaşları
itibariyle finansal kısıtlamaları bulunduğu için online
davranışlarının da bundan etkilendiği gözlemlenmekte.
Bu kuşağın online içerik için daha az para harcadığı ve
online alışverişe daha az ilgi duyduğunu görüyoruz.

Q3.2015 25
Mobil Kuşak’ın Mobil Davranışları
Mobil Kuşak’ın internet kullanıcıları günde ortalama
7,25 saatini online olarak geçiriyor ve bunun ortalama
3,08 saati mobil tüketimden oluşuyor. Bu kuşağın
en popüler online aktivitesi video klip izlemekken,
yarısının da gününü canlı olmayan video içeriği
tüketerek geçirdiğini söyleyebiliriz. Mobil Kuşak bunun
yanında günde ortalama 1,5 saatini online televizyon
izleyerek geçiriyor, ayrıca radyo ve basılı yayın için
online içerik offline içeriği geçmiş durumda.
Mobil Kuşak’ın mobil web tüketimi PC web tüketimini
geçmiş durumda. Bu kuşaktaki internet kullanıcılarının
her 10’undan 8’inin bir akıllı telefonu varken tablet
sahipliğinin çok yüksek olmadığını görüyoruz.
CİHAZ PETETRASYONU
% kişisel olarak sahip olunan cihaz oranı
Dizüstü
Bilgisayar
Akıllı
Telefon
Oyun
Konsolu
Cep
Telefonu
Akıllı
Tv
Akıllı
Saat
Tablet Akıllı
Bileklik
Diğer
BİLGİSAYAR ve MOBİLDEN İNTERNETE YAPILAN ERİŞİM
Kişisel bilgisayar Cep telefonu
Mobil Kuşak’ın mobil davranışları gözlemlendiğinde
%45 oranla en çok yapılan aktivitenin sosyal ağlarda
vakit geçirmek olduğu görülürken %43 oranıyla mobil
video izlemenin ikinci sırada yer aldığı görülüyor.
Mobil cihaz markası olarak Samsung yine liderliğini
sürdürüyor, ancak gençlerin üçte biri bir iPhone’a
sahip olmak isterken sadece beşte biri Samsung sahibi
olmak istiyor.
Mobil Kuşak da şaşırtıcı olmayan bir şekilde Y Kuşağı
gibi akıllı telefonunu en çok oyun oynarken kullanmayı
tercih ediyor ve %31 oranıyla Facebook Messenger en
çok kullanılan mobil mesajlaşma servisi olarak yerini
koruyor.
Online alışveriş alışkanlıklarına baktığımızda globalde
Mobil Nesil’in sadece yarısının online alışveriş yaptığını
görüyoruz. unların üçte biri mobil aracılığıyla yapılırken
tablet aracılığıyla yapılan alışverişlerin sadece sekizde
bire, yani %13’e denk geldiğini gözlemlemekteyiz.
SAHİP OLUNAN MOBİL CİHAZ MARKASI
Diğer
Sahiplik Alınması düşünülen
İkinci ekran kullanımında mobil cihazlar yine başı çekiyor.
Gençlerin %83’u ikinci ekran kullanımı gerçekleştirdiğini
söylerken yine en çok yaptıkları aktivite arkadaşlarıyla
mesajlaşmak olarak karşımıza çıkıyor.
Oyunlar
Sosyal Ağlar
Müzik
Eğlence
Kamu Hizmetleri
Mesajlaşma
Fotoğraf
Haritalar
Kitaplar
Alışveriş
İKİNCİ
EKRAN
CİHAZI
2. EKRAN KULLANIMI
Cep telefonu
Dizüstü bilgisayar
Masaüstü bilgisayar
Tablet
e-Reader
Diğer
Oyun oynama
Haber okuma
Satın almak için ürün araştırması
Ne izlendiği hakkında araştırma yapma
TV programı hakkında çevrimiçi içerik incelemesi
Diğer
İKİNCİ
EKRAN
AKTİVİTELERİ
CİNSİYET
GELİR SEVİYESİ
Kadın
Erkek
Alt Seviye
Orta Seviye
Üst Seviye
Belirtilmemiş
%42
%58
%20
%18
%8
%54
SON 1 AYDA KULLANILAN
UYGULAMALAR

26
Mobil pazarlamanın hızlı yükselişi ile markalar hedef kitlenin her an her yerde kapsama alanına girmekle kalmıyor,
hedef kitlenin satın alımından önce, alışveriş esnasında, hatta sonrasında ödeme yaparken bile yanlarında
olabiliyor. Bütün bu deneyimi hedef kitle ile canlı olarak aynı zamanda yaşayan marka, onlar hakkında daha fazla
bilgiye sahip olma şansını da yakalıyor. Hangi sektörde olursanız olun hedef kitlenize onun ilgilendiği alanda
ulaşmak ve kampanyanız için doğru mesajı doğru zaman ve yerde vermek için mikro lokasyon doğru bir
tercih olabilir.
Hedef Kitlenizi İnce Görün:
Mikro Lokasyon Pazarlaması
Müşterinizi En Doğru Anda
ve Yerde Yakalamanın
Yeni Yöntemi
Mikro Lokasyon Teknolojisinin İşleyiş Şekli
Mikro lokasyon marka veya ürünlerin ya da farklı faaliyetlerin tanıtımını konum bazlı yapan bir pazarlama şeklidir.
Müşterinin mikro lokasyon ile etkileşimi genellikle SMS, push notification ya da sesli mesaj benzeri kanallar
sayesinde gerçekleşir ve firma mesajını iletir. Bu pazarlama teknolojisi emlaktan, bankacılığa kadar uzanan ve
hatta kültür sanat etkinliklerini bile içerisinde barındıran, anlık olarak gerçekleştirilebilen kişiselleştirilmiş pazarlama
yöntemi olarak günümüzde giderek yaygınlaşıyor. Örneğin, bir mağazayı ziyaret eden müşteri akıllı telefonu
sayesinde mağazada hatta, yakınında bulunduğu reyonun konumuna göre gerçek zamanlı bilgilendirme ve
reklamlar ile etkileşime girer bu sayede müşteri kampanya, indirimlerden haberdar olur ve alışveriş yaparak puan
kazanma şansını yakalar bu da müşterinin marka ile gerçek zamanlı pozitif bir deneyim yaşamasına olanak sağlar.
Birçok mikro lokasyon servisi bulunmakta ve bu servisler kendi aralarında yalnızca isim olarak değil aynı zamanda
sahip oldukları özellikler bakımından da birbirlerinden ayrılıyorlar. iBeacon, Bluetooth, BLE, NFC ve Wi-Fi hepsi
de mikro lokasyon belirlemede etkin olarak kullanılıyorlar. Mikro lokasyon kullanımında öne çıkan iki uygulama ise
NFC ve iBeacon.
Müşterilerle Anında Etkileşim
Gelip yeni
lezzetimizi
deneyin
Hoşgeldiniz! Geldiğiniz için teşekkürler.
Yeni fırsatlar için
takipte kalın!

Q3.2015 27
NFC (Near Field Communications)
Sony ve Philips ortaklığında geliştirilmiş ve ISO/IEC
tarafından 8 Aralık 2003 tarihinde standart olarak
kabul edilmiş olan ‘‘NFC’’ şimdilik Avrupa’dan çok
Asya’da yaygın olan bir mikro lokasyon pazarlama
şekli. Radyo frekansı kullanarak elektronik nesneler
arası yakın mesafeli haberleşmeyi sağlar. 2000’lerin
başından beri kullanılan NFC teknolojisi, NFC
etiketleri aracılığıyla otomatik tetikleyici bir sistem
ile kullanılabiliyor. Bu teknolojiyi kullanmak için akıllı
telefon sahibi olmak yeterli. Kredi kartı, toplu taşıma
kartı olmadan daha hızlı ve pratik ödeme imkanı sunan
bu teknoloji Apple’ın Apple Pay’i piyasaya sürmesi ile
daha da popüler hale geleceğe benziyor.
iBeacon
iBeacon kısaca düşük enerji tüketimli bluetooth
(BLE) ile çalışan ve düşük frekanslı radyo sinyalleri
yayan Apple’ın patentli bir teknolojisidir. iBeacon’lar
yaydıkları radyo sinyalleri ile uygulamalar içerisinde
push notification ya da web sayfası açtırmak gibi pek
çok etkileşim sağlıyorlar. Beacon üreticisi ve yazılım
geliştirme şirketi Blesh’in verilerine göre, Türkiye’deki
sensörlerin çoğu AVM ve süpermarketlerde bulunuyor.
Onları ikinci sırada bakkallar ve cafe & restoranlar
izliyor. İstanbul’daki metro istasyonlarının girişlerinde
de karşımıza çıkan Beacon’lar, Turkcell’le geliştirdiğimiz
Turkcell Connect projemizle kullanıcılara çevrimdışı
içerik tüketmeyi sağlıyor. Yani bu teknoloji hedef kitleye
günlük yaşantısında hemen hemen her yerde ulaşarak
markanın mesajını iletebilme imkanı tanıyor. Diğer
taraftan Google yaptığı açıklama ile yeni çıkaracağı
Eddystone sayesinde Beacon cihazları için bağımsız bir
platform sunmayı planlıyor. Bu teknoloji ileride Apple’ın
iBeacon’nına rakip olacağa benziyor.
Mobil neden mikro lokasyon için vazgeçilmez bir ortak?
Pazarlama departmanları sosyal medya sayesinde, geleneksel CRM uygulamaları ile toplanamayan demografik
bilgiler ve kullanıcı alışkanlıkları ile ilgili birçok bilgiye ulaşıyorlar. Peki mobil bu işin neresinde ve neden mikro
lokasyon için vazgeçilmez? Kullanıcı alışkanlıkları ile ilgili sahip olduğumuz her bilgiyi kullanmak pazarlama
stratejilerinin başarılı olması için oldukça önemli. Sunulan teknolojiyi en doğru biçimde kullanarak doğru hedef
kitleye ulaştırabilmek için mobilin bize sunabileceği imkanları anlayabilmek oldukça önemli. Bilgi Teknolojileri
ve İletişim Kurumu (BTK) raporuna göre; Türkiye’de bugün itibariyle 72 milyonu aşan mobil telefon abonesi
bulunmaktadır ve data trafiğinde son 1 yılda mobilde yüzde 100’den fazla artış olduğunu dile getiriliyor. Bu
da gösteriyor ki; mobil yalnızca kullanıcı alışkanlıkları ile ilgili bilgilere ulaşabilmemiz için değil 72 milyonu aşan
mobil telefon abone sayısı ile direkt olarak hedef kitleye ulaşabilmek için büyük bir kanal oluşturuyor. İnsanların
yaşamının vazgeçilmez bir parçası olan nereye giderlerse yanlarından ayırmadıkları mobil cihazları aslında,
kişiselleştirilmiş pazarlama ve lokasyon bazlı pazarlamanın da ayrılmaz bir parçası olarak mikro lokasyon
pazarlamasında da önemli bir oyuncu olarak karşımıza çıkıyor.
RFID
Radyo Frekans
Tanımlayıcısı
BLE
Düşük Enerjili
Bluetooth
TEMASSIZ
İLETİŞİM
Maksimum 30 cm’ye
kadar temas halinde.
Cihaza olan uzaklığa göre
değişim gösterir.
70 m’ye
kadar
3 cm’ye
kadar

28
GÖREV KARTI
Konu: Hyundai i30
Görev: Hyundai i30’un lansmanı için
en iyi mobil deneyimi tasarla!
Kullanıcıları aracın
içinde hissettir.
Kullanıcıların, iPad’lerini 360
derece döndürerek aracın içinde
gezebileceği, zoom in/out
yapabileceği, ön konsol özelliklerini
Aracın
fotoğraflarından
“virtual reality”
deneyimi sunan bir
rich media yarat.
İç tasarımı
çok beğen
Aracı İncele
Araç
görseli yok!
Hyundai i30’u
stüdyoya getir,
panaromik
fotolarını çek.
Kullanıcılar araç içinde dönsün, konsolu
incelesin, hatta panaromik cam tavanı
açıp biraz hava alsın!
Başarılı Projeler:
Perde Arkası
BAŞLANGIÇ
BİTİŞ
kullanabileceği bir rich media tasarla.

Q3.2015 29
GÖREV KARTI
Konu: Vodafone Smart 6
Görev: Vodafone Smart 6 ‘in hızlı şarj
özelliğini daha önce
denenmemiş bir yolla anlat.
Brainstorm!
Biraz daha
düşün… Şarj
kablolarını
düşün…
Hedef kitle:
Telefonu şarja
takılı olan
kullanıcılar!
Developer
Team’e Git
Prodüksiyon
Kullanıcıların telefonları
şarj kablosuna bağlıyken
telefonlarını kullanma
çabalarını ölümsüzleştir!
Telefonu şarjda takılıyken
kullanan 5 milyon kişiye
Vodafone’la “Telefon
şarjdayken kullanma rehberi”
gösterildi. Galerinin sonunda,
hiç böyle hareketlere
girmeden Vodafone Smart
6’in hızlı şarj özelliğiyle
kablolara bağlı yaşamaya son
verebilecekleri mesajı verildi.
Buldum!
<Developer Team’le Konuş>
<cnm>
<cnm telefonu şarjda olan kullanıcıları hedefleyebilir miyiz?>
<d id=”bakalım”> d>
<script>
function myFunction() {
Developerekibiçalışsın(“googleit”).Tamamoluyormuş= “Done.”;
BAŞLANGIÇ

30
BAŞLANGIÇ
BİTİŞ
GÖREV KARTI
Konu: Rexona
Görev: Rexona Survivor sponsorluğunu
güçlendirecek bir second screen
deneyimi yarat.
mobilike’ta
olağanüstü hal ilan et!
Bütün ekibi topla!
Project
Birinci hafta.
Offf aşırı mesai. Dev ofiste kalmalar.
Çok fazla Survivor yüklenmesi.
Abi bence Turabi haklı.
24 bölüm başarıyla tamamlandı!
1.000.000 kişi oyunu oynadı!
Oldu galiba!
Hadi başlayalım.
Ne kadar doğru
tahmin o kadar
puan!
Kategori?
Tabii açalım!
Survivor için
second screen
bir iş istiyoruz.
Update lazım…
Product Creative
İkincihafta.
Rexona Survivor başlıklı
Whatsapp grubu. 673
mesaj. 54 media. Yalnız
Survivor’ın kurdu olduk.
İyi izledik.
Müşteri/Ajans
mobilike

Q3.2015 31
MOVIE LAYER
iLE iNTERAKTİF FRAGMAN DENEYiMi
mobilike grup şirketlerinden woodo.tv bünyesinde
oluşturulan yeni reklam modeli movie layer ile yeni
çıkacak olan filmleri veya halihazırda vizyonda yer
alan filmlerin fragmanlarını anlık olarak layer üzerinden
izleyebilir, vizyona giriş tarihini takvime ekleyebilir ve
vizyondaki filmlerin seanslarına bakabilirsiniz.
HTML 5 olarak hazırlanan yeni ürün kullanıcılara
tekdüze bir fragman deneyiminden ziyade ekranın sağ
alt köşesinde film ismiyle oluşturulan buton üzerinden
filmle ilgili interaktif bir deneyim yaşama fırsatı
sunuyor.
Ürünle ilgili detaylı bilgiler için; team@woodo.tv ile
iletişime geçerek siz de movie layer ile ürününüzün
tanıtımını yapabilirsiniz.

32
payı geçen yılın aynı dönemine
göre %20’den %48’e çıktığı
görülüyor. Bugünlerde ise mobil
iletişimde 4.5G teknolojisi ile birlikte
internetteki hızımızın çok daha
yükseğe çıkacağını konuşuyoruz.
Aynı zamanda Türkiye’de orta sınıf
akıllı telefonların paylarının arttığı,
üst sınıf akıllı telefonların paylarının
ise sabit kaldığı görülüyor. Daha
ucuz akıllı telefonların daha çok
satılmasıyla birlikte mobil pazardaki
penetrasyon da düzenli olarak
artacaktır. Son olarak gelişen
pazarlardaki hızlı büyüme de dikkat
çekici trendler arasında. Türkiye’de
2014 senesinde 10.4 milyon adet
akıllı telefon satılırken 2015 yılı için
yaklaşık 11.4 milyon akıllı telefon
satılacağı tahmin ediliyor.
Mobilin en önemli kullanım
alanlarının başında video izleme
deneyimi geliyor. IAB’ye üye olan
24 ülkenin ortak katılımıyla 2015’in
Mayıs ayında gerçekleştirilen
Mobil Video İzleyicileri Araştırması
Türkiye’deki kullanıcıların mobil
olarak video izleme alışkanlıklarını
Sektörün Nabzını
Yokladık
Mobilin Yılı Olacak mı Yoksa
Mobil Bir Trend Değil Bir Yaşam Biçimi mi?
Türkiye’nin dijital geçmişine baktığımızda her sene bir trendin hızla parlayarak ön plana çıktığını görmekteyiz.
Dinamiklerin hızla değiştiği dijital dünyada her yıl öne çıkan farklı bir birikim ya da teknolojiyi öğreniyoruz. Bir yıl
e-ticaret yılı olurken bir sonraki yıl big data yılı oluyor. Online dünyayı düşündüğümüzde, mobil için de her sene
mobilin parlayacağı ve o yılın mobilin yılı olacağı bekleniyor ve söyleniyordu, fakat mobil “trend” olmak yerine
her yıl pazar payını artırarak istikrarlı bir büyümeyi tercih etti. Sizce mobilin bu tercihi online reklam pazarını nasıl
etkiliyor ve gelecekte mobil kendini nasıl konumlandıracak?
Burak Kargın
Starcom MediaVest Group
Türkiye
Türkiye’nin dijital geçmişini
değerlendirirken mobilin reklam
endüstrisindeki pazar payı yerine
akıllı telefonun penetrasyonuna ve
tüketicinin hayatındaki konumuna
bakmak gerektiğini düşünüyorum.
Bu açıdan bakıldığında mobil
dünyanın mobil tüketiciler için uzun
zamandır bir trend haline geldiğini
söyleyebiliriz.
Global Web Index’in Türkiye’deki
mobil alışkanlıkları ortaya koyan
araştırmasına göre aktif internet
kullanıcılarının internete girerken
kullandıkları cihazlar arasında
ilk sırada %90 oran ile kişisel
bilgisayarların geldiği görülüyor.
Ardından ise kişisel bilgisayarlara
yakın bir kullanım oranına sahip
%82 oran ile mobil telefonlar
gelmekte. Önümüzdeki 2-3 yıllık
süreçte tıpkı Asya pazarında
yaşandığı gibi akıllı telefonların
yoğun rüzgarı kendini hissettirecek
ve masaüstü bilgisayarların önüne
geçecektir.
GFK Türkiye yakın dönemde yaptığı
araştırmada globalde ve Türkiye’de
akıllı telefon pazarını etkileyen
dört ana trendi belirledi. Bu rapor
doğrultusunda öne çıkan trendler
arasında ilk başta tüketicinin, mobil
deneyiminde fark yaratan daha
büyük ekranlı cihazları tercih ettiğini
görüyoruz. Teknoloji şirketleri de
bu isteklere her geçen yıl daha
büyük ekrana sahip akıllı telefon
modelleri çıkararak cevap veriyor.
İkinci trend olarak 4G’nin yükselişini
görüyoruz. 4G özellikli cihazların

Q3.2015 33
anlayabilmek açısından önemli
sonuçlar içeriyor. Araştırmaya
göre genel kanının aksine mobil
ekranlar düzenli olarak uzun
videolar izlenmek için tercih
edilmekte. Katılımcıların %36’sı
telefonlarıyla günlük veya daha
sık olarak 5 dakika ya da daha
uzun süreli videoları izlediklerini
söylüyorlar. Akıllı telefonlardan
uzun süreli video izleyenlerin
arasında Türkiye, %60 oranla ilk
sırada yer alıyor. Aynı anda çoklu
ekran kullanımı eğiliminin (TV
ile birlikte akıllı telefon-tablet
kullanımı) de Türkiye’de %60’ların
üzerine çıktığı görülmekte.
Mobil tüketicilerin ihtiyaçlarını
doğru anlayan ve hedef kitlesini
iyi tanıyan markalar uzun vadede
yatırımların geri dönüşünü
alacaktır. Son zamanlarda 3.
partilerden sağlanan veriler ve
CRM verilerinin de kullanımıyla
kusursuz hedefleme seçeneklerini
daha fazla konuşmaya başladık.
Hedef kitlelere daha etkin bir
şekilde reklamın gösterilmesi
amacıyla RTB’nin mobil
kampanyalarda kullanımı da
ön planda. Mobil teknolojinin
yetenekleri sayesinde mobilin
gelecekte tek başına ayrı
bir pazarı temsil edeceğini
düşünüyorum.
Mobil kullanımların ivmesiyle
reklam endüstrisinin sürdürülebilir
bir büyüme yakaladığını hep
birlikte deneyimliyoruz. Reklam
harcamalarından en büyük payı
televizyon reklamları almaya
devam ederken gazete, dergi
ve radyo reklamları pazar payı
kaybetmeye devam etmekte.
Geleneksel reklamın kaybettiği
pazar payı internet pazarında
mobil ve masaüstü reklamlar
olarak karşımıza çıkıyor. Bu alanda
ise mobil en büyük büyümeyi
gerçekleştirecek katalizör
diyebiliriz. Çünkü mobil pazarlama
trendleri video, arama motoru,
sosyal medya ve programatik
reklamcılığı da beraberinde
büyütmekte.
Gizem Kazak
Open Turkey
Mobilin “trend” olma beklentisi
platformun yeteneklerini görmeye
başladığımız andan itibaren
değişmeye başladı. Mobil, yıllar
içerisinde öne çıkan tüm trendleri
içine alan ve bu trendlerle birlikte
büyüme gösteren bir alan.
Burada en büyük etken kullanıcı
davranışları. Mobil cihaz çeşitliliği
ve mobil internet tüketimine
parallel penetrasyon her geçen gün
artıyor. Tüm bu faktörler bir araya
geldiğinde mobil platforma yapılan
reklam yatırımlarının her sene
düzenli olarak artması da bizleri
şaşırtmıyor.
Mobil platformun en büyük
avantajlarından biri hedefleme
seçeneklerinin oldukça geniş olması.
Kullanıcı davranışına uygun, doğru
zamanda, doğru kullanıcıya, doğru
iletişimi yapma fırsatını bu platform
bizlere sunuyor. Özellikle açıkhava
ve televizyon gibi geleneksel
mecraların da kullanıcı davranışına
paralel olarak mobil platforma
entegre olması ivmeyi arttırıyor.
Gelecek dönemde de mobil
platform şüphesiz reklam
pastasındaki payını arttırmaya
devam edecek. Büyümeyi
tetikleyecek bir diğer faktör
mecraların ve markaların mevcut
dijital varlıklarının bu platforma olan
adaptasyonu.
Akıllı cihazlara uygun tasarımlar,
aplikasyonlar ve özel içerikler,
marka ve mecraların adaptasyonu
için kritik konular.
Özetle; mobil yukarıda saydığımız
hedefleme avantajları ve her
geçen gün artan penetrasyonuyla,
markaların tüketicilerle doğru iletişimi
kurabileceği bir platform olarak
önümüzdeki dönemde de değer
kazanmaya devam edecek.
Okay Yalçınkaya
Ford Otosan
Mobil cihazlar bizi bilgiye ve hayata
bağlayan en önemli araçlar haline
geldi. Akıllı telefon ve tablet
fiyatlarının her yıl kademe kademe
düşmesi ve GSM operatörlerinin
data paketlerinde yaptığı indirimler
sayesinde mobil kullanıcı sayısı
normal bir seyirde yükselirken;
data tüketimi başka bir deyişle
kullanıcının mobil cihazlarda
geçirdiği zaman çok daha hızlı bir
şekilde artış gösterdi. Bu sayede
mobil, çok hızlı olmasa da istikrarlı
bir şekilde büyümesini devam
ettirdi.
Mobil cihazlarımız sayesinde
olabildiğince kişiselleştirilmiş içerik
almaya başlıyoruz. Bu daha da
artacak ve hatta kişiselleştirilmiş
içerikler mobil sayesinde oldukça
trend olacak. Kişiselleştirilmiş içeriği
tüketicilerimize henüz yeteri kadar
sunamıyoruz. Bu tarzda içeriği
sunabilmek için kullanıcılarımızın
davranışlarını tespit ve öngörme
biçimlerini geliştirmemiz gerekiyor.
Mobil, lokasyon bazlı çalışabildiği
için de bunu sağlama konusunda en
doğru araçlardan biri.
Mobil içeriklerde etkileşimin artması
ve ikinci ekran teknolojilerinin
yaygınlaşması ile birlikte, mobil
pazarlama markalara tüketiciye

34
Murat Göllü
Akbank
Mobil cihazların kullanımı günümüzde
medya, reklam ve pazarlama
dinamiklerinin yeniden yapılanmasına
ve değişim göstermesine neden oluyor.
Hayatımızın hemen her alanına
giren mobil böylelikle iletişimde
de dengeleri değiştiriyor. Kitleler
iletişim tercihlerinde her geçen
gün daha fazla oranda mobile
yöneliyor. Artık pek çok işimizde
dijitalde bir platform kurulması
gerektiğinde süreç, web sitesi
yaratılmasından başlayıp sonra
mobile uyumu kurgulanmıyor. İş
önce ve öncelikli olarak mobil için
kurgulanıp üretiliyor, masaüstü
deneyimi de eşlik etmesi gereken
unsur olarak görülüyor.
Ülkemizde %97’lere varan bir
cep telefonu sahipliği var. Bu
kitlenin yaklaşık %40’ının akıllı
telefon kullandığı biliniyor. Başka
deyişle iletişim profesyonelleri
olarak herkesin mobilde yaşadığı
bir dünyada iletişim yapıyoruz.
4G’nin başlamasıyla mobil
alışkanlıkların daha da artmasını
bekliyoruz. İletişim kanallarının
neredeyse tamamı bugünden
mobil ile entegre olmuş durumda.
Periscope gibi örnekler her geçen
gün daha fazla hayatımızın içine
giriyor.
Her segmentte, her yaş grubunda,
TV içeriklerinin yoğun olarak
mobilden tüketilmeye başladığını
görüyoruz. Bu durumda artık
konvansiyonel mecralara eskisi
gibi bakmamız mümkün değil.
Konvansiyonel mecraların tamamı
mobil ile entegre olabilir hale
geldi. Bunu değerlendirmeyen
kurumlar önemli bir iletişim fırsatı
kaçırmış oluyorlar.

Ülkemizde ve dünyada markaların
iletişim stratejilerinde mobilin
payının ve gücünün her geçen
gün daha da artacağı bir kehanet
değil. İstikrarlı yükselişiyle mobil,
online reklam pazarını oldukça
güçlü bir şekilde etkiliyor ve
reklam bütçeleri içindeki payını
her geçen gün artırıyor.
Türkiye’nin en değerli markası
olan Akbank’ın mobil iletişimde de
yerini doğru şekilde alması bizim
için çok önemli. Biz mobili, sadece
medya planlarımızdaki mecralardan
biri olarak görmüyoruz. Kendine
özel kurallarıyla mobilin
planlamasını apayrı bir anlayışla
ele alıyoruz. Bugüne kadar
yenilikçi pek çok uygulamayı
müşterilerimizle tanıştırdık.
Örneğin mobil kullanıcılar
Türkiye’nin ilk çoklu ekran reklam
uygulamalarını Akbank’ta gördüler.
Shazam kullanarak, kullanıcıların
TV reklamından yola çıkıp cep
telefonlarında bir yolculuk
yaşadıkları kurguyu hayata geçiren
ilk Türk markası olduk. Televizyon
reklamlarımızla kullanıcıların
cep telefonlarının sekronize
olabildiği pek çok ‘’second screen’’
uygulamamız var. Kullanıcıların cep
telefonlarından aldıkları aksiyonlarla
TV reklam spotlarımızın verimliliğini
ölçebiliyoruz. Farklı yöntemler
de kullanarak sürekli izleyicilerin
televizyon reklamlarımızı izlerken
cep telefonlarından ilgili ürün /
teklifle ilgili aksiyon almalarını
sağlayan kurgular hayata
geçiriyoruz. Yani mobil bir uydu
alan değil, hayatın her alanıyla iç içe
girebilen, kuralları sürekli yenilenen
çok dinamik ve geçişken bir alan.
Giyilebilir teknolojilerinin
yaygınlaşması ile hayatın çok daha
fazla alanında mobili görmeye
başlayacağız. Giyilebilir teknojiler
kullanıcıların farkında olmadan
mobil veri tüketmesini sağlayacak.
İlk örneklere bakarsak, bugün
Akbank Direkt sahipleri sadece
Apple Watch’larını kullanarak
bir ATM’den para çekebiliyor ya
da para gönderebiliyorlar. Mobil,
giyilebilir teknolojiler sayesinde
daha da “görünmez” bir hal
alarak hayatı kolaylaştırmaya,
zenginleştirmeye devam edecek
ve bu dijital reklamlar için yeni yeni
kapılar açacak.
doğru yer ve zamanda ulaşmanın
kapılarını sonuna kadar açtı.
Tüketicinin mobili artık ses ve mesajın
ötesinde hayatının merkezinde her
şeyde ve her yerde ulaşım aracı
olarak konumlamasının bunda etkisi
büyük. Mobil pazarlama sayesinde
bilinirlik, etkileşim, dialog yaratma,
lead toplama, satış gibi satın
alma hunisindeki tüm aşamalarda
tüketiciye dokunabiliyoruz.
Mobil çok daha hızlı büyüyebilecek
potansiyele sahip ve trend olabilecek
durumdayken henüz sektörün tam
anlamıyla mobile hazır olmamasının
dezavantajını yaşıyor. Kullanıcılara
desktop’taki gibi iyi bir kullanıcı
deneyiminin yaşatılamaması, mobil
uyumlu site kavramının henüz yeteri
kadar oturtulamaması ve mobil
reklamcılığın display reklamcılık gibi
etkin bir şekilde ölçümlenememesi
şu an için mobil pazarlamadaki
engellerin başında geliyor.
Mobilin giderek büyüyen bir alan
olması sonucunda tabii ki mobildeki
fırsatlar ve tüketiciye ulaşma biçimleri
de artacak. Bu da sektördeki tüm
oyuncuların mobil standartları
dünya çapında oturtulabilmesi için
biraraya gelmesini gerektiriyor. Mobil
dünyayı istikrarlı bir şekilde büyütmek
istiyorsak, hem markaların hem de
ajansların “bu işin mobili de olsun”
değil, “bu iş öncelikle mobilde olmalı”
yaklaşımını benimsemeleri gerekiyor.
Başka bir deyişle mobili pazarlama
faaliyetlerinin odağına koyan şirketler
rakiplerinden bir adım önde olacaklar.

Q3.2015 35
Kanal D ve CNN Türk uygulamaları yeni
arayüzleriyle uygulama marketlerde!

madreport Q3 2015

Recommended

Recommended

More Related Content

What's hot

What's hot (6)

Similar to madreport Q3 2015

Similar to madreport Q3 2015 (20)

More from mobilike

More from mobilike (20)

madreport Q3 2015