SlideShare una empresa de Scribd logo
1 de 160
EDİTÖRDEN
Dergileri hep sevdim. İlk dergimi ilkokul dörtte yapmıştım yanlış hatırlamıyorsam.
Adı “Geyik” idi ve içinde bolca geyik dolu yazılar vardı. Sınıftaki arkadaşların
birkaçından da yazılar almıştım. Tüm sayfalar el emeği göz nuruydu. Yazılar bile elde
yazılmıştı. Bu aynı zamanda ilk editörlük deneyimimdi. İlk çizgi romanımı ise ilkokul
üçüncü sınıfta yapmıştım. Adı “Digimonlar Pokémonlar’a Karşı!” idi. Çizgi romanın
pek çok karesi direk Digimon ya da Pokémon sahnelerinden kopyaydı ama içinde
Ahmet Takeshi adında bir baş karakter vardı. İşte o bendim. Sonraları ortaokulda
“İstanbul Yankees” isminde Captain Tsubasa özentisi bir çizgi roman çizdim. Bu,
takımın ismiydi ve takımın oyuncuları tamamen bizim sınıftaki erkeklerden
oluşuyordu, ufak farklarla... Emir yerine Emiraldinho, Talha yerine Talkham, Ahmet
yerine ise o dönemler en sevdiğim futbolcu olan Valencia’lı Aimar. Sonra futbol da
Captain Tsubasa da ilgi alanımdan çıktı tabii. Ergenlik gibi ölüm tehlikesi olan zor bir
dönemi az hasarla atlattım. Sonra hayallerimi kovalamaya devam ettim.
İki aşkım olan dergi ve çizgi roman (üçüncüsü animasyon) ilk defa ShiroInku’da
birleşti. Küçük bir ekiptik. İlk önce kendi çizgi romanımı yaymak için güzel bir
düşünce olarak başladım projeye, sonra büyüdü, Türkiye çapında iyi kötü bir ün
yaptık. Ama iki büyük hatamız vardı. Bir, disiplinimiz yoktu. İki, dergi işini ciddiye
almamış ve psikolojik ve maddi çıkarlarımızı hesaba katmamıştık. Dolayısıyla ekip bir
sene sonrasında tamamen dağıldı. Sonra bir buçuk sene boyunca freelance işlerle
boğuştum. Bu sırada ikinci bir manga dergisi girişimim oldu. Disiplinimiz vardı, çok
sağlam çıkar ilişkileri hesaplamıştık. Vizyon ve misyonlarımız, çalışma prensiplerimiz,
kurumsal kimliğimiz bile hazırdı. Ama çok önemli bir şeyi hesaba katmamıştık:
zaman. Evet, hepimiz az çok para kazanması gereken yaşta olduğumuzdan, okul
ve işten hemen hemen kimse geleceği belirsiz olan bir dergi projesine yeteri kadar
zaman ayıramadı. Birkaç ay içinde o da dağıldı.
Ve sonra ne mi oldu? Bu iş için böbürlenmek istemiyorum ama Kabura’yı kuran
ekibi uzun süredir tanıdığımdan beri şunu biliyorum: Bu derginin kurulması için oluşan
o fikri biz, yani ShiroInku ateşlemişti. ShiroInku’dan sonra onlarca manga dergisi
ortaya çıktı. Hepsinin sıra sıra dağılmasını üzülerek izledim. Ama sonra Kabura’yı
gördüm. O zamana kadar toplanan en sağlam ekiple yola çıkmışlardı. “Ahmet,”
dedim kendi kendime, “Bu adamların da yeteneklerinin boşa gitmesini izleyecek
misin?” Gönlüm el vermedi. Yiğit ile iletişime geçip dergiye yardımcı olmak istediğimi
söyledim. İlk planım dergideki iktidar kavgasını çözümlemekti. İkinci planım ise bir
disiplin oturtmaktı. İkincisi üzerinde halen çalışıyoruz. Ama artık şu var, şunu çok iyi
biliyorum: Bu ekipteki herkes artık bir dergi çıkartmanın ne kadar zor ve özveri isteyen
bir iş olduğunu biliyor. İşte bu, başardığım diğer tüm şeylerden daha önemli benim
için. Balık tutmayı öğrenirken balık tutmayı öğretmeye çalıştım. Ama onlar benden
öğrendiği sırada ben de onlardan öğrendim ve öğrenmeye devam ediyorum.
Ben hayata böyle bakıyorum: Hayatta iki gerçek var, birisi yaşam ve birisi de
ölüm. Arasında kalan her şey belirsiz. Ve hayatımız boyunca öğreniyoruz. Ama en
güzeli de şu ki bir kimsenin sizden daha
fazla kitap okumuş ya da eğitim almış
olması onu sizden daha bilgin
yapmıyor. Çünkü ilk başta da
söylediğim gibi, yaşam ve ölümden
geride kalan gri bir okyanus ve bir
kişinin yalnızca bir tane hayata bakışı
olabilir. Bilgi böyle bir şey işte:
Herkeste var, ama hiç kimsedeki bilgi
herkes için geçerli değil. Öyleyse
Japonların çağlar boyunca uyguladığı
hayat felsefesini kendi hayat felsefem
edinmem çok garipsenmese gerek. Hayat
boyu öğrenmek istiyorum ve işte öğrenmenin
tek bir bedeli var: “Onu başkalarına aktar-
mak.” İşte sanat, burada devreye giriyor.
Derginin içeriği mi? Buraya yazamayacağım
kadar çok, kendi kelimelerimle
anlatamayacağım kadar harika!
NOT: Bu sayının hazırlanması sırasında yüzlerce
sayfa, onlarca kalem, milyonlarca beyin
hücresi katledilmiştir. Hiçbir hayvana zarar
verilmemiş olup. Bilanço, sadece benim
tarafımda üç gün sabahlama ve
onlarca saat iş geciktirme şeklinde
oluşmuştur. Derginin yapımı
sırasında hiçbir hayvana zarar
verilmemiştir.
-Ahmet Torun
Kabura Manga Dergisi
İmtiyaz Sahibi
Yiğit Dağlıer
Oğuz Koşan
Editör
Ahmet Torun
Yazar-Çizerler
Ali D. Ulusoy
Barkın Doker
Burak Şen
Demircan Kaçel
Osman Tomaso
Yusuf Turğut
İllüstrasyonlar
Ahmet Torun
Demircan Kaçel
Logo Tasarım
Ahmet Torun
Burak Şen
Grafik Tasarım
Ahmet Torun
Web Geliştirme
Osman Tomaso
Yiğit Dağlıer
İletişim
Ahmet Torun
0531.973 95 65
facebook.com/kaburamanga
twitter.com/kaburamanga
kabura.manga@gmail.com
www.kaburamanga.net
Kabura Manga Dergisi
©2014
yiğit dağlıer
Merhaba Arkadaşlar! Ben Yusuf Turğut. GENRE’nin
çizeriyim. 1997 doğumluyum. Küçüklüğümden beri resim
çizerim. Uzun bir süre insanlar bana hangi mesleği iste-
diğimi sorduklarında hep farklı şeyler söyledim. Bir gün,
15 yaşında anime ile tanıştım. Beni en çok etkileyen şey
her anime karakterinin bir hayali olmasıydı. Ondan sonra
hayatım çok boş gelmeye başladı. benim hayalim yoktu...
“niye bu kadar uzakta arıyorum ki?” dedim. “Ben hep re-
sim çizerim ve bunu seviyorum.” dedim. O gün kendime bir
söz verdim. “Dünya’nın en iyi çizgi roman çizeri olacağım.”
dedim. Çok çalıştım. Çok şeyler atlattım ve hala daha ça-
lışmam için çok uzun yıllarım var. Bu yolda emin adımlar-
la yürüyorum. Kalem arkadaşlarım ve Ahmet Torun abim
sayesinde bugünlere geldim. Bir gün ise Yiğit arkadaşımız
bana gelip dergiden bahsetti, ben de hemen kabul ettim.
Burada hepimiz çalıştık, Uğraştık. İlk türk manga dergisini
de çıkardık. Herkesin bir hayal uğruna uğraşmasını öne-
ririm. Hayat düşündüğünüzden küçük, ama gördüğünüzden
daha büyük.
Merhaba! Ben Burak Şen. 18 yaşındayım. Bir kısmınız beni KaburaManga’nın Face-
book sayfasından admin “black” olarak biliyor. Size “uzunca” kendimden ve kısaca bu işe
nasıl giriştiğimden bahsedeyim, hikaye 7-8 yıl öncesine dayanıyor aslında...
Teyzemin oğlu, yaşça oldukça büyüğüm ve öz abim gibi sevdiğim Tolga abimin, 5.
sınıfa giden bu küçücük çocuğa “death note” açıp ingilizce altyazıdan kendi okuduğunu
tercüme ederek izletmesiyle içimdeki ilk anime sevgisi tohumlanmıştı. Tabii bundan sonra
uzun süre anime izleyemedim.
Bariz bir çizim yeteneğim olduğu zaten çok küçüklüğümden belliydi. 8. sınıf son-
larında çok sevdiğim resim öğretmenim Elif hocam, bana bir ders çıkışı “Hangi liseye
gitmek istiyorsun?” diye sorunca aklımda bir şimşek çaktı! Ne yapacaktım? gerçekten,
ileriye dönük tek hayalim büyüyünce online oyunlar için karakter ve ekipman tasarla-
maktı. Ama bunun için ne yapmam gerektiğini hiç bilmiyordum. Sonra ben, “bilmiyorum.”
deyince hocam konuşmasına devam etti: “Neden Güzel Sanatlar Lisesi’ne gitmiyorsun?”
hocam, sanki gireceğime eminmiş gibi -“dene bakalım.” demedi bile- bunu söyleyiverdi. Ben
de kolay sandım başta tabii. Sonra devam etti: “Tabii bunun için atölyeye gidip resmini
geliştirmen lazım...”
İşte o gün, benim kariyerimin ne yönde şekilleneceğini belirlemiş oldu. O günden
birkaç gün sonra Bursa’daki Güzel Sanatlar Liselesini araştırdım ve gerçekten işin hiç
de öyle kolay olmadığını anladım. Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi. İsmi bile, aşılma-
sı imkansız bir sanatçıdan geliyordu! Okulun sınavlarının zor olduğunu ve Türkiye’deki
en iyi üç Güzel Sanatlar Lisesi arasında olduğunu öğrendim. O gaz ile hemen amcamın
kızı Hülya ablamın evinin yolunu tuttum. Bu ablam, Zeki Müren’den derece ile mezundu,
ayrıca Mimar Sinan Üniversitesi Endüstriyel Tasarım bölümünü bitirmiş, çok yetenekli ve
deneyimli biriydi.
Onunla konuşmamdan birkaç gün sonra her şeyimi borçlu olduğum o atölyeye
gittik. Hocalarımla bazı konuşmalarımdan sonra kayıt oldum ve ilk çizimlerimi -rezalet-
yapmaya başladım. Meğer hiç de güzel çizemiyormuşum! Çevremdeki her öğrenci sanki bi-
rer usta ressamdı o gün gözümde! Kısacası “ben yapamam” diyerek ayrılması kolaydı. Ama
zordan başkasından zevk alamayan ruhum, o gün yine beni kamçıladı ve “O okula girece-
ğim!” dedim kendi kendime. Orada kardeşim diyebileceğim bir arkadaşım, benden iki yaş bü-
yük ve o okulda okuyan arkadaşım Oğulcan ile tanıştım ve bu anime manyağı bana tekrar
“Death Note” u hatırlatınca işte onca yıllık bilinç altıma kazınmış o dürtü, o yapma is-
teği yeniden uyandı! Yavaştan anime izlemeye başlamış, Death Note’un içimde oluşturdu-
ğu o baskı ve bir sonraki bölümü izleme isteği ile derken bir bakmışım “Bleach’i” izlemeye
de başlamışım. Sonrasında genel olarak bu animelerin “manga” adında japon tarzı çizgi
romanlardan uyarlandığını da öğrenince yavaş yavaş hem normal desenimi hemde manga
karakterlerimi geliştirmeye başladım, çünkü sonunda amacımı keşfetmiştim! İçimdeki 5.
sınıftan beri aklımı kazıyan, bilinçaltımdaki “yapmam gereken şey’i” sonunda bulmuştum!
Sonunda liseyi de kazandım ve okulumun ilk senesinde “Enfexıon” adlı ilk mangamı
çizdim, sonrasında “KısaÇizgi” adlı manga sayfasına girdim ve orada Enes birbilen adlı bir
yazarla ortak çalışmaya başladık ve onunla o sayfadan ayrılıp kendi sayfamızı açtık, ama
işler iyi gitmedi. Onunla birlikte japonya dışişleri bakanlığı’nın dünya çapında düzenlediği
manga yarışması için “Lıfe Player” adlı One-Shot hikayeyi çizdik. şimdi bakıyorum da, o
çizimlere neden bir ödül verilsin ki! Sonrasında anlaşamadık ve enes’le yolları ayırdık.
Bir çok mangaya başlayıp yarıda bıraktım. En sonunda KaburaManga’yı gördüm ve
burada çizmeye başladım. Sonunda Türkiye için bir şans oluşmuştu ve işte o günden bu
güne şu an okuduğunuz “Armless !?” ı çizdim. Lisede son sınıf olduğum için araya YGS
laneti girdi ve size ulaştırmak istediğim elli sayfadan sadece yirmisini ulaştırabildim ve
1. bölümü iki kısma ayırdım. İkinci kısım sizi bu seriye asıl bağlayacak olan kısım! Lom ve
Gremm arasında oluşan bağ, Gremm’in kolları ve Gremm’in gerçeği! Hepsi ikinci kısımda
olacak! Sabrınıza güveniyorum, okuduğunuz için teşekkürler. Sizin için çizmeye devam
edeceğim!
Merhaba arkadaşlar, ben “REVIVAL” hikayesinin yazarı Osman
Tomaso. 16 yaşındayım, Denizli’de oturuyorum. Öncelikle belirtmek
istiyorum ki bir çok kişi gibi inanılmaz heyecanlıyım.
Hikayemde, karmakarışık sırlarla dolu olan Rüya alemi gerçeğe
yansırsa neler olabileceğinden bahsediyorum. kısaca, zevkli bir seri
sizi bekliyor.
4 yıl önce babam sayesinde anime ile tanıştım, babadan oğula
nesiliz anime konusunda. :) kendimi bildim bileli de bir elim hep
kalemdeydi.
Ama asıl hedefim Bakuman’ı izledikten sonra oluşmaya başladı
desem yeridir. Birçok lise öğrencisi gibi amaçsızca derslerime çalı-
şıyordum,
ama bu beni çok sıktığı için hiç bir başarım yoktu. animenin konu-
sunda da, benim gibi düşünceleri olan iki gencin manga-ka olmak
yolunda
yaşadığı maceralar anlatılıyordu. bundan çok etkilendim ve dedim ki,
“yeteneğimi bu yönde kullanmalıyım.”
O sıralarda karşıma dergimizin kurucusu olan Yiğit Dağlıer çıktı.
Hayatımın dönüm noktası diyebilirim. ya da bir amaç uğruna yaşama-
ya başladığım ilk günü, Yiğit’in bana “KaburaManga’da çizmek ister
misin?” dediği gün sayabilirim.
Tabii ki, bu yolda ilerleme kaydetmemi sağlayan birçok insandan
en başta dergimizi en aktif şekilde yöneten,
hepimizin gelişimine yardımcı olan, bizi Yönlen-
diren Ahmet Torun abime de çok teşekkür
ederim.
Ayrıyeten, nasıl
aklına esti bilmiyorum,
ama ufak adımlarla
kilometreler kaydet-
tirecek kararı alarak
KABURAMANGA’yı
kuran, bizi bu yola sü-
rükleyerek Türkiye’de
bir ilk yapan Yiğit’e de
teşekkürler..
Sonunda Hazır-
lık dönemindeki uzun
yolculuktan sonra ilk
çıkışımızı hep beraber
yapıyoruz...
Arkadaşlar Merhaba,
ben Demircan Kaçel, 15 yaşındayım, One-
Shot olan Manga “PUDDiNG”in çizer ve yaza-
rıyım. Açıkça söylemek gerekirse bu hikayede
çizim ve senaryo okul, ödev yüzünden fazlasıy-
la aceleye geldi ve kendi kalitemin çok altında
olduğunu düşünüyorum. ikinci sayıda “SOUL
HUNTER-S” Adlı Mangamla Çok Daha iyi bir
şekilde aranızda olacağıma
inanıyorum. şimdiden herkese teşekkür ederim!
MANGAMDAN BAHSETMEK GEREKİRSE,
Mangam, 15 yaşında, Hakuya adında, Küçük-
lüğünden beri tüm gün
oyun oynayan, şeker ve
manga ile yaşayan bir çocu-
ğu anlatıyor. Küçüklüğün-
den beri ailesi ölse bile, ne
olursa olsun hiçbir şekilde
duygu hissetmeyor. ailesini
kaybettikten sonra büyük
anne NANA ile yaşamaya
başlıyor. ardından Büyük
anne NANA’nın torunlarına
şeker ve çok yüklü mik-
tarda para bırakarak esra-
rengiz bir şekilde ortadan
kaybolmasından sonra abi-
siyle yeni lise yaşantısına
başlıyor. bu onun tüm ha-
yatını değiştiriyor.
Bize yazın!
Kabura Manga Dergisi olarak okuyucularımızın yaptıklarımız şeyler
hakkında neler düşündüğünü bilmek istiyoruz. Her sayıda içeriğimizin
güzelleşmesi için hangi hikaye hakkında ne düşündüğünüzü bize yazın!
Zerre kadar bilginiz olmadan bize çizgi roman yapımını öğretmeye
çalışın! Hadi yapın bunu! Öhm!
Şaka bir yana, bu işi Türkiye’de yapan ilk ekip olduğumuz için sizin des-
teğinize çok ihtiyacımız var. Bize dergi içeriği ile ilgili fikirler verin. Çizgi
romanlarımız, dergi tasarımı, tonlama, diyalog yerleştirme gibi konu-
larda gördüğünüz hataları söyleyin, yapıcı eleştiriler ve öneriler yapın.
Ekibimiz her daim yeni üyeleri kabul etmektedir. Tabii ki gelen yazar-
çizer adayları dergiye direk kabul edilmiyor. Ama gelen
herkesle teker teker ilgileneceğimizden emin olabilirsiniz.
Yalnızca hikaye yazanlar lütfen bir çizer bulmadan
başvurmasın. Bunun dışında yardımcı olabileceğiniz
konular varsa ya da pasta hazırladıy-
sanız ve bizi çağırmak istiyorsanız
çağırın.
Tüm bu şeyler ve daha fazlası için
derdinizi anlatan bir başlık ile şu
adrese mail atmanız yeterli:
kabura.manga@gmail.com
selam! ben ali d. ulu-
soy! kabura manga’da
lıghtkıllerz adlı manga
serisinin çizeriyim. manga-
ka olmayı gerçekten çok
istiyorum ve ileride her
ne olursa olsun mangaka
olacağım. tabi bu çok çize-
rek oluyor. çok çizip iyi
bir mangaka olacağım!
en sevdiğim ve örnek
aldığım mangakalar: tıte
kubo, masashı kıshımoto,
eııchıro oda, hajıme ısaya-
ma, takeshı obata, takeı
hıroyukı, nobuhıro watsu-
kı, kaırı fujıyama, kohta
hırano, mıura kentaro,
hıromu arakawa, akıra
torıyama ve tabii ki ınoue
takehıko!
lıghtkıllerz hakkında
kötü bir bilim adamı ışığın
maddesini bulur. insanların
ruhlarını
ışık ile şekillendirir ve cre-
epe dönüştürüp bedenlerini
komaya
sokar. bazıları iyi niyetli,
bazıları çıkarcı olan cre-
epslayerlar ortaya çıkar.
lıghtkıllerz da bir cre-
epslayer grubudur. ama
çıkarcılardan farklı olarak
creepleri keserek, creeple-
rin ruhlarını ve bedenlerini
kurtarırlar.
bu kadar bilgilendirme
yeterli bence. artık gerisini
de siz okuyup öğrenirsiniz
ve umarım seversiniz. iyi
okumalar…
ilk sayıda
kapak çizimi bizim
için çok önem-
liydi. bunun için
orijinal bir şey
deneyelim dedik.
ben, yani ahmet
torun önce ilk
sayıdaki tüm ka-
rakterleri içeren
sekiz farklı kapak
eskizi yaptım. bu
eskizleri oyladık
ve en çok oy alan
eskizi gerçekleş-
tirmeye koyulduk.
seçilen ka-
pak tasarımında
karakterlerin
pozlarını eskizle-
dim ve çizerlere
gönderdim. bundan
sonrası çizerle-
re kalmıştı. daha
sonra Çizerlerden
gelen çinilenmiş
çalışmaları bil-
gisayarda tekrar
temizledim.
geriye bu çizimleri boyayıp birleştirmek
kalmıştı. Aslında dergimizdeki tüm çizerle-
rin az ya da çok boyama deneyimi var. Hatta
içlerinde benden iyi boyama yapabilenler
de var. Ancak dergi kapağında bir bütünlük
sağlamak zorundaydık. bundan dolayı tüm
çizimleri teker teker boyadım. Sonra çizim-
leri kompozisyon içine yerleştirip son do-
kunuşları ekledim. sonuç karşınızda.
Kabura Manga Dergisi © 2014

Más contenido relacionado

Destacado

2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by Hubspot2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by HubspotMarius Sescu
 
Everything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPTEverything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPTExpeed Software
 
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsProduct Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsPixeldarts
 
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthHow Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthThinkNow
 
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfAI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfmarketingartwork
 
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024Neil Kimberley
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)contently
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024Albert Qian
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsKurio // The Social Media Age(ncy)
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Search Engine Journal
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summarySpeakerHub
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Tessa Mero
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentLily Ray
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best PracticesVit Horky
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementMindGenius
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...RachelPearson36
 

Destacado (20)

2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by Hubspot2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by Hubspot
 
Everything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPTEverything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPT
 
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsProduct Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
 
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthHow Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
 
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfAI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
 
Skeleton Culture Code
Skeleton Culture CodeSkeleton Culture Code
Skeleton Culture Code
 
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
 
How to have difficult conversations
How to have difficult conversations How to have difficult conversations
How to have difficult conversations
 
Introduction to Data Science
Introduction to Data ScienceIntroduction to Data Science
Introduction to Data Science
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best Practices
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project management
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
 

Kabura Manga Dergisi 1

  • 1.
  • 2. EDİTÖRDEN Dergileri hep sevdim. İlk dergimi ilkokul dörtte yapmıştım yanlış hatırlamıyorsam. Adı “Geyik” idi ve içinde bolca geyik dolu yazılar vardı. Sınıftaki arkadaşların birkaçından da yazılar almıştım. Tüm sayfalar el emeği göz nuruydu. Yazılar bile elde yazılmıştı. Bu aynı zamanda ilk editörlük deneyimimdi. İlk çizgi romanımı ise ilkokul üçüncü sınıfta yapmıştım. Adı “Digimonlar Pokémonlar’a Karşı!” idi. Çizgi romanın pek çok karesi direk Digimon ya da Pokémon sahnelerinden kopyaydı ama içinde Ahmet Takeshi adında bir baş karakter vardı. İşte o bendim. Sonraları ortaokulda “İstanbul Yankees” isminde Captain Tsubasa özentisi bir çizgi roman çizdim. Bu, takımın ismiydi ve takımın oyuncuları tamamen bizim sınıftaki erkeklerden oluşuyordu, ufak farklarla... Emir yerine Emiraldinho, Talha yerine Talkham, Ahmet yerine ise o dönemler en sevdiğim futbolcu olan Valencia’lı Aimar. Sonra futbol da Captain Tsubasa da ilgi alanımdan çıktı tabii. Ergenlik gibi ölüm tehlikesi olan zor bir dönemi az hasarla atlattım. Sonra hayallerimi kovalamaya devam ettim. İki aşkım olan dergi ve çizgi roman (üçüncüsü animasyon) ilk defa ShiroInku’da birleşti. Küçük bir ekiptik. İlk önce kendi çizgi romanımı yaymak için güzel bir düşünce olarak başladım projeye, sonra büyüdü, Türkiye çapında iyi kötü bir ün yaptık. Ama iki büyük hatamız vardı. Bir, disiplinimiz yoktu. İki, dergi işini ciddiye almamış ve psikolojik ve maddi çıkarlarımızı hesaba katmamıştık. Dolayısıyla ekip bir sene sonrasında tamamen dağıldı. Sonra bir buçuk sene boyunca freelance işlerle boğuştum. Bu sırada ikinci bir manga dergisi girişimim oldu. Disiplinimiz vardı, çok sağlam çıkar ilişkileri hesaplamıştık. Vizyon ve misyonlarımız, çalışma prensiplerimiz, kurumsal kimliğimiz bile hazırdı. Ama çok önemli bir şeyi hesaba katmamıştık: zaman. Evet, hepimiz az çok para kazanması gereken yaşta olduğumuzdan, okul ve işten hemen hemen kimse geleceği belirsiz olan bir dergi projesine yeteri kadar zaman ayıramadı. Birkaç ay içinde o da dağıldı. Ve sonra ne mi oldu? Bu iş için böbürlenmek istemiyorum ama Kabura’yı kuran ekibi uzun süredir tanıdığımdan beri şunu biliyorum: Bu derginin kurulması için oluşan o fikri biz, yani ShiroInku ateşlemişti. ShiroInku’dan sonra onlarca manga dergisi ortaya çıktı. Hepsinin sıra sıra dağılmasını üzülerek izledim. Ama sonra Kabura’yı gördüm. O zamana kadar toplanan en sağlam ekiple yola çıkmışlardı. “Ahmet,” dedim kendi kendime, “Bu adamların da yeteneklerinin boşa gitmesini izleyecek misin?” Gönlüm el vermedi. Yiğit ile iletişime geçip dergiye yardımcı olmak istediğimi söyledim. İlk planım dergideki iktidar kavgasını çözümlemekti. İkinci planım ise bir disiplin oturtmaktı. İkincisi üzerinde halen çalışıyoruz. Ama artık şu var, şunu çok iyi biliyorum: Bu ekipteki herkes artık bir dergi çıkartmanın ne kadar zor ve özveri isteyen bir iş olduğunu biliyor. İşte bu, başardığım diğer tüm şeylerden daha önemli benim için. Balık tutmayı öğrenirken balık tutmayı öğretmeye çalıştım. Ama onlar benden öğrendiği sırada ben de onlardan öğrendim ve öğrenmeye devam ediyorum. Ben hayata böyle bakıyorum: Hayatta iki gerçek var, birisi yaşam ve birisi de ölüm. Arasında kalan her şey belirsiz. Ve hayatımız boyunca öğreniyoruz. Ama en güzeli de şu ki bir kimsenin sizden daha fazla kitap okumuş ya da eğitim almış olması onu sizden daha bilgin yapmıyor. Çünkü ilk başta da söylediğim gibi, yaşam ve ölümden geride kalan gri bir okyanus ve bir kişinin yalnızca bir tane hayata bakışı olabilir. Bilgi böyle bir şey işte: Herkeste var, ama hiç kimsedeki bilgi herkes için geçerli değil. Öyleyse Japonların çağlar boyunca uyguladığı hayat felsefesini kendi hayat felsefem edinmem çok garipsenmese gerek. Hayat boyu öğrenmek istiyorum ve işte öğrenmenin tek bir bedeli var: “Onu başkalarına aktar- mak.” İşte sanat, burada devreye giriyor. Derginin içeriği mi? Buraya yazamayacağım kadar çok, kendi kelimelerimle anlatamayacağım kadar harika! NOT: Bu sayının hazırlanması sırasında yüzlerce sayfa, onlarca kalem, milyonlarca beyin hücresi katledilmiştir. Hiçbir hayvana zarar verilmemiş olup. Bilanço, sadece benim tarafımda üç gün sabahlama ve onlarca saat iş geciktirme şeklinde oluşmuştur. Derginin yapımı sırasında hiçbir hayvana zarar verilmemiştir. -Ahmet Torun Kabura Manga Dergisi İmtiyaz Sahibi Yiğit Dağlıer Oğuz Koşan Editör Ahmet Torun Yazar-Çizerler Ali D. Ulusoy Barkın Doker Burak Şen Demircan Kaçel Osman Tomaso Yusuf Turğut İllüstrasyonlar Ahmet Torun Demircan Kaçel Logo Tasarım Ahmet Torun Burak Şen Grafik Tasarım Ahmet Torun Web Geliştirme Osman Tomaso Yiğit Dağlıer İletişim Ahmet Torun 0531.973 95 65 facebook.com/kaburamanga twitter.com/kaburamanga kabura.manga@gmail.com www.kaburamanga.net Kabura Manga Dergisi ©2014
  • 4.
  • 5. Merhaba Arkadaşlar! Ben Yusuf Turğut. GENRE’nin çizeriyim. 1997 doğumluyum. Küçüklüğümden beri resim çizerim. Uzun bir süre insanlar bana hangi mesleği iste- diğimi sorduklarında hep farklı şeyler söyledim. Bir gün, 15 yaşında anime ile tanıştım. Beni en çok etkileyen şey her anime karakterinin bir hayali olmasıydı. Ondan sonra hayatım çok boş gelmeye başladı. benim hayalim yoktu... “niye bu kadar uzakta arıyorum ki?” dedim. “Ben hep re- sim çizerim ve bunu seviyorum.” dedim. O gün kendime bir söz verdim. “Dünya’nın en iyi çizgi roman çizeri olacağım.” dedim. Çok çalıştım. Çok şeyler atlattım ve hala daha ça- lışmam için çok uzun yıllarım var. Bu yolda emin adımlar- la yürüyorum. Kalem arkadaşlarım ve Ahmet Torun abim sayesinde bugünlere geldim. Bir gün ise Yiğit arkadaşımız bana gelip dergiden bahsetti, ben de hemen kabul ettim. Burada hepimiz çalıştık, Uğraştık. İlk türk manga dergisini de çıkardık. Herkesin bir hayal uğruna uğraşmasını öne- ririm. Hayat düşündüğünüzden küçük, ama gördüğünüzden daha büyük.
  • 6.
  • 7.
  • 8.
  • 9.
  • 10.
  • 11.
  • 12.
  • 13.
  • 14.
  • 15.
  • 16.
  • 17.
  • 18.
  • 19.
  • 20.
  • 21.
  • 22.
  • 23.
  • 24.
  • 25.
  • 26.
  • 27.
  • 28.
  • 29.
  • 30. Merhaba! Ben Burak Şen. 18 yaşındayım. Bir kısmınız beni KaburaManga’nın Face- book sayfasından admin “black” olarak biliyor. Size “uzunca” kendimden ve kısaca bu işe nasıl giriştiğimden bahsedeyim, hikaye 7-8 yıl öncesine dayanıyor aslında... Teyzemin oğlu, yaşça oldukça büyüğüm ve öz abim gibi sevdiğim Tolga abimin, 5. sınıfa giden bu küçücük çocuğa “death note” açıp ingilizce altyazıdan kendi okuduğunu tercüme ederek izletmesiyle içimdeki ilk anime sevgisi tohumlanmıştı. Tabii bundan sonra uzun süre anime izleyemedim. Bariz bir çizim yeteneğim olduğu zaten çok küçüklüğümden belliydi. 8. sınıf son- larında çok sevdiğim resim öğretmenim Elif hocam, bana bir ders çıkışı “Hangi liseye gitmek istiyorsun?” diye sorunca aklımda bir şimşek çaktı! Ne yapacaktım? gerçekten, ileriye dönük tek hayalim büyüyünce online oyunlar için karakter ve ekipman tasarla- maktı. Ama bunun için ne yapmam gerektiğini hiç bilmiyordum. Sonra ben, “bilmiyorum.” deyince hocam konuşmasına devam etti: “Neden Güzel Sanatlar Lisesi’ne gitmiyorsun?” hocam, sanki gireceğime eminmiş gibi -“dene bakalım.” demedi bile- bunu söyleyiverdi. Ben de kolay sandım başta tabii. Sonra devam etti: “Tabii bunun için atölyeye gidip resmini geliştirmen lazım...” İşte o gün, benim kariyerimin ne yönde şekilleneceğini belirlemiş oldu. O günden birkaç gün sonra Bursa’daki Güzel Sanatlar Liselesini araştırdım ve gerçekten işin hiç de öyle kolay olmadığını anladım. Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi. İsmi bile, aşılma- sı imkansız bir sanatçıdan geliyordu! Okulun sınavlarının zor olduğunu ve Türkiye’deki en iyi üç Güzel Sanatlar Lisesi arasında olduğunu öğrendim. O gaz ile hemen amcamın kızı Hülya ablamın evinin yolunu tuttum. Bu ablam, Zeki Müren’den derece ile mezundu, ayrıca Mimar Sinan Üniversitesi Endüstriyel Tasarım bölümünü bitirmiş, çok yetenekli ve deneyimli biriydi. Onunla konuşmamdan birkaç gün sonra her şeyimi borçlu olduğum o atölyeye gittik. Hocalarımla bazı konuşmalarımdan sonra kayıt oldum ve ilk çizimlerimi -rezalet- yapmaya başladım. Meğer hiç de güzel çizemiyormuşum! Çevremdeki her öğrenci sanki bi- rer usta ressamdı o gün gözümde! Kısacası “ben yapamam” diyerek ayrılması kolaydı. Ama zordan başkasından zevk alamayan ruhum, o gün yine beni kamçıladı ve “O okula girece- ğim!” dedim kendi kendime. Orada kardeşim diyebileceğim bir arkadaşım, benden iki yaş bü- yük ve o okulda okuyan arkadaşım Oğulcan ile tanıştım ve bu anime manyağı bana tekrar “Death Note” u hatırlatınca işte onca yıllık bilinç altıma kazınmış o dürtü, o yapma is- teği yeniden uyandı! Yavaştan anime izlemeye başlamış, Death Note’un içimde oluşturdu- ğu o baskı ve bir sonraki bölümü izleme isteği ile derken bir bakmışım “Bleach’i” izlemeye de başlamışım. Sonrasında genel olarak bu animelerin “manga” adında japon tarzı çizgi romanlardan uyarlandığını da öğrenince yavaş yavaş hem normal desenimi hemde manga karakterlerimi geliştirmeye başladım, çünkü sonunda amacımı keşfetmiştim! İçimdeki 5. sınıftan beri aklımı kazıyan, bilinçaltımdaki “yapmam gereken şey’i” sonunda bulmuştum! Sonunda liseyi de kazandım ve okulumun ilk senesinde “Enfexıon” adlı ilk mangamı çizdim, sonrasında “KısaÇizgi” adlı manga sayfasına girdim ve orada Enes birbilen adlı bir yazarla ortak çalışmaya başladık ve onunla o sayfadan ayrılıp kendi sayfamızı açtık, ama işler iyi gitmedi. Onunla birlikte japonya dışişleri bakanlığı’nın dünya çapında düzenlediği manga yarışması için “Lıfe Player” adlı One-Shot hikayeyi çizdik. şimdi bakıyorum da, o çizimlere neden bir ödül verilsin ki! Sonrasında anlaşamadık ve enes’le yolları ayırdık. Bir çok mangaya başlayıp yarıda bıraktım. En sonunda KaburaManga’yı gördüm ve burada çizmeye başladım. Sonunda Türkiye için bir şans oluşmuştu ve işte o günden bu güne şu an okuduğunuz “Armless !?” ı çizdim. Lisede son sınıf olduğum için araya YGS laneti girdi ve size ulaştırmak istediğim elli sayfadan sadece yirmisini ulaştırabildim ve 1. bölümü iki kısma ayırdım. İkinci kısım sizi bu seriye asıl bağlayacak olan kısım! Lom ve Gremm arasında oluşan bağ, Gremm’in kolları ve Gremm’in gerçeği! Hepsi ikinci kısımda olacak! Sabrınıza güveniyorum, okuduğunuz için teşekkürler. Sizin için çizmeye devam edeceğim!
  • 31.
  • 32.
  • 33.
  • 34.
  • 35.
  • 36.
  • 37.
  • 38.
  • 39.
  • 40.
  • 41.
  • 42.
  • 43.
  • 44.
  • 45.
  • 46.
  • 47.
  • 48.
  • 49.
  • 50.
  • 51.
  • 52.
  • 53.
  • 54.
  • 55.
  • 56.
  • 57.
  • 58.
  • 59.
  • 60.
  • 61.
  • 62.
  • 63.
  • 64. Merhaba arkadaşlar, ben “REVIVAL” hikayesinin yazarı Osman Tomaso. 16 yaşındayım, Denizli’de oturuyorum. Öncelikle belirtmek istiyorum ki bir çok kişi gibi inanılmaz heyecanlıyım. Hikayemde, karmakarışık sırlarla dolu olan Rüya alemi gerçeğe yansırsa neler olabileceğinden bahsediyorum. kısaca, zevkli bir seri sizi bekliyor. 4 yıl önce babam sayesinde anime ile tanıştım, babadan oğula nesiliz anime konusunda. :) kendimi bildim bileli de bir elim hep kalemdeydi. Ama asıl hedefim Bakuman’ı izledikten sonra oluşmaya başladı desem yeridir. Birçok lise öğrencisi gibi amaçsızca derslerime çalı- şıyordum, ama bu beni çok sıktığı için hiç bir başarım yoktu. animenin konu- sunda da, benim gibi düşünceleri olan iki gencin manga-ka olmak yolunda yaşadığı maceralar anlatılıyordu. bundan çok etkilendim ve dedim ki, “yeteneğimi bu yönde kullanmalıyım.” O sıralarda karşıma dergimizin kurucusu olan Yiğit Dağlıer çıktı. Hayatımın dönüm noktası diyebilirim. ya da bir amaç uğruna yaşama- ya başladığım ilk günü, Yiğit’in bana “KaburaManga’da çizmek ister misin?” dediği gün sayabilirim. Tabii ki, bu yolda ilerleme kaydetmemi sağlayan birçok insandan en başta dergimizi en aktif şekilde yöneten, hepimizin gelişimine yardımcı olan, bizi Yönlen- diren Ahmet Torun abime de çok teşekkür ederim. Ayrıyeten, nasıl aklına esti bilmiyorum, ama ufak adımlarla kilometreler kaydet- tirecek kararı alarak KABURAMANGA’yı kuran, bizi bu yola sü- rükleyerek Türkiye’de bir ilk yapan Yiğit’e de teşekkürler.. Sonunda Hazır- lık dönemindeki uzun yolculuktan sonra ilk çıkışımızı hep beraber yapıyoruz...
  • 65.
  • 66.
  • 67.
  • 68.
  • 69.
  • 70.
  • 71.
  • 72.
  • 73.
  • 74.
  • 75.
  • 76.
  • 77.
  • 78.
  • 79.
  • 80.
  • 81.
  • 82.
  • 83.
  • 84.
  • 85.
  • 86.
  • 87. Arkadaşlar Merhaba, ben Demircan Kaçel, 15 yaşındayım, One- Shot olan Manga “PUDDiNG”in çizer ve yaza- rıyım. Açıkça söylemek gerekirse bu hikayede çizim ve senaryo okul, ödev yüzünden fazlasıy- la aceleye geldi ve kendi kalitemin çok altında olduğunu düşünüyorum. ikinci sayıda “SOUL HUNTER-S” Adlı Mangamla Çok Daha iyi bir şekilde aranızda olacağıma inanıyorum. şimdiden herkese teşekkür ederim! MANGAMDAN BAHSETMEK GEREKİRSE, Mangam, 15 yaşında, Hakuya adında, Küçük- lüğünden beri tüm gün oyun oynayan, şeker ve manga ile yaşayan bir çocu- ğu anlatıyor. Küçüklüğün- den beri ailesi ölse bile, ne olursa olsun hiçbir şekilde duygu hissetmeyor. ailesini kaybettikten sonra büyük anne NANA ile yaşamaya başlıyor. ardından Büyük anne NANA’nın torunlarına şeker ve çok yüklü mik- tarda para bırakarak esra- rengiz bir şekilde ortadan kaybolmasından sonra abi- siyle yeni lise yaşantısına başlıyor. bu onun tüm ha- yatını değiştiriyor.
  • 88.
  • 89.
  • 90.
  • 91.
  • 92.
  • 93.
  • 94.
  • 95.
  • 96.
  • 97.
  • 98.
  • 99.
  • 100.
  • 101.
  • 102.
  • 103.
  • 104.
  • 105.
  • 106.
  • 107.
  • 108.
  • 109.
  • 110.
  • 111. Bize yazın! Kabura Manga Dergisi olarak okuyucularımızın yaptıklarımız şeyler hakkında neler düşündüğünü bilmek istiyoruz. Her sayıda içeriğimizin güzelleşmesi için hangi hikaye hakkında ne düşündüğünüzü bize yazın! Zerre kadar bilginiz olmadan bize çizgi roman yapımını öğretmeye çalışın! Hadi yapın bunu! Öhm! Şaka bir yana, bu işi Türkiye’de yapan ilk ekip olduğumuz için sizin des- teğinize çok ihtiyacımız var. Bize dergi içeriği ile ilgili fikirler verin. Çizgi romanlarımız, dergi tasarımı, tonlama, diyalog yerleştirme gibi konu- larda gördüğünüz hataları söyleyin, yapıcı eleştiriler ve öneriler yapın. Ekibimiz her daim yeni üyeleri kabul etmektedir. Tabii ki gelen yazar- çizer adayları dergiye direk kabul edilmiyor. Ama gelen herkesle teker teker ilgileneceğimizden emin olabilirsiniz. Yalnızca hikaye yazanlar lütfen bir çizer bulmadan başvurmasın. Bunun dışında yardımcı olabileceğiniz konular varsa ya da pasta hazırladıy- sanız ve bizi çağırmak istiyorsanız çağırın. Tüm bu şeyler ve daha fazlası için derdinizi anlatan bir başlık ile şu adrese mail atmanız yeterli: kabura.manga@gmail.com
  • 112.
  • 113.
  • 114.
  • 115.
  • 116.
  • 117.
  • 118.
  • 119.
  • 120.
  • 121.
  • 122.
  • 123.
  • 124.
  • 125.
  • 126.
  • 127.
  • 128.
  • 129.
  • 130.
  • 131.
  • 132.
  • 133.
  • 134.
  • 135.
  • 136.
  • 137.
  • 138.
  • 139.
  • 140.
  • 141.
  • 142.
  • 143.
  • 144.
  • 145.
  • 146.
  • 147.
  • 148.
  • 149.
  • 150.
  • 151.
  • 152.
  • 153.
  • 154.
  • 155.
  • 156.
  • 157. selam! ben ali d. ulu- soy! kabura manga’da lıghtkıllerz adlı manga serisinin çizeriyim. manga- ka olmayı gerçekten çok istiyorum ve ileride her ne olursa olsun mangaka olacağım. tabi bu çok çize- rek oluyor. çok çizip iyi bir mangaka olacağım! en sevdiğim ve örnek aldığım mangakalar: tıte kubo, masashı kıshımoto, eııchıro oda, hajıme ısaya- ma, takeshı obata, takeı hıroyukı, nobuhıro watsu- kı, kaırı fujıyama, kohta hırano, mıura kentaro, hıromu arakawa, akıra torıyama ve tabii ki ınoue takehıko! lıghtkıllerz hakkında kötü bir bilim adamı ışığın maddesini bulur. insanların ruhlarını ışık ile şekillendirir ve cre- epe dönüştürüp bedenlerini komaya sokar. bazıları iyi niyetli, bazıları çıkarcı olan cre- epslayerlar ortaya çıkar. lıghtkıllerz da bir cre- epslayer grubudur. ama çıkarcılardan farklı olarak creepleri keserek, creeple- rin ruhlarını ve bedenlerini kurtarırlar. bu kadar bilgilendirme yeterli bence. artık gerisini de siz okuyup öğrenirsiniz ve umarım seversiniz. iyi okumalar…
  • 158.
  • 159. ilk sayıda kapak çizimi bizim için çok önem- liydi. bunun için orijinal bir şey deneyelim dedik. ben, yani ahmet torun önce ilk sayıdaki tüm ka- rakterleri içeren sekiz farklı kapak eskizi yaptım. bu eskizleri oyladık ve en çok oy alan eskizi gerçekleş- tirmeye koyulduk. seçilen ka- pak tasarımında karakterlerin pozlarını eskizle- dim ve çizerlere gönderdim. bundan sonrası çizerle- re kalmıştı. daha sonra Çizerlerden gelen çinilenmiş çalışmaları bil- gisayarda tekrar temizledim. geriye bu çizimleri boyayıp birleştirmek kalmıştı. Aslında dergimizdeki tüm çizerle- rin az ya da çok boyama deneyimi var. Hatta içlerinde benden iyi boyama yapabilenler de var. Ancak dergi kapağında bir bütünlük sağlamak zorundaydık. bundan dolayı tüm çizimleri teker teker boyadım. Sonra çizim- leri kompozisyon içine yerleştirip son do- kunuşları ekledim. sonuç karşınızda.